Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2020/174 E. 2021/3858 K. 29.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/174
KARAR NO : 2021/3858
KARAR TARİHİ : 29.06.2021

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Fethiye 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkmesinde görülen tazminat davasında verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm hakkında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı … vekili tarafından temyiz edimesi üzerine, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR

Davacılar vekili, davacı … ve …’nın … Otel’in ortağı diğer davacıların otelin çalışanı olduğunu, davalıların ise … Otelin çalışanları ve ortakları olduğunu, 24/07/2010 günü, 21.00 sularında … Otel’e gelerek davacıları darp ettiklerini, ceza yargılamasında davalıların kasten yaralama ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından cezalandırılmasına karar verildiğini belirterek; davacı … için yaralanma nedeniyle 100.000,00 TL, konut dokunulmazlığını ihlal nedeniyle 30.000,00 TL manevi tazminat; davacı … için yaralanma nedeniyle 30.000,00 TL, konut dokunulmazlığını ihlal nedeniyle 30.000,00 TL, davacı … için 30.000,00TL davacılar … ve … için 20.000,00’er TL manevi tazminatın davalılardan olaytarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsileni talep ve dava etmiştir.
Davalılar; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Fethiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/638 Esas sayılı dosyasında davalılar …, …, … ve …’ın, davacı …’ya karşı kasten yaralama eylemi nedeniyle; davalılar …, …, …, …, … ve …’ın, davacılar …, …, … ve davacı …’a karşı kasten yaralama; davacı … ile …’ya karşı iş yeri dokunulmazlığının ihlal suçundan mahkumiyetlerine karar verildiği, verilen mahkumiyet kararlarının kesinleştiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 7.500,00 TL’nin davalılar …, …, … ve … alınarak davacı …’ya verilmesine, davacı …’nın kasten yaralama suçundan beraat etmesi nedeniyle davalı …’den manevi tazminat talebinin reddine, 5.000,00’er TL’nin davalılar …, …, …, …, … ve …’dan alınarak davacılar …, …, … ve …’a verilmesine, iş yeri dokunulmazlığını ihlal nedeniyle 5.000,00’er TL’nin davalılar …, …, …, …, … ve …’dan alınarak davacı … ve davacı …’ya verilmesine, alacağa olay tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş; hükme karşı taraf vekillerince istinaf talebinde bulunulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. Kararı davacı … vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı … vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince:
Dava, kasten yaralama ve konut dokunulmazlığını ihlal nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Türk Borçlar Kanunu 56. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olaya gelince; olayın gelişimi, davalıların haksız eylemi gerçekleştirmedeki kastının yoğunluğu, davacıların yaralanma derecesi, olay tarihi ve yukarıda belirtilen diğer ilkeler gözetildiğinde; davacı … yönünden her iki suça ilişkin tazminat talepleri yönünden hükmedilen manevi tazminat miktarları az olup daha yüksek miktarda manevi tazminata hükmedilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. .
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı …’ya geri verilmesine 29/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.