YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1477
KARAR NO : 2020/4467
KARAR TARİHİ : 17.12.2020
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar …, … ve … vekili Avukat … tarafından, davalılar … ve diğerleri aleyhine 14/02/2013 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan yaralanma sebebiyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davacı … bakımından açılmamış sayılmasına, davacılar … ve … bakımından kısmen kabulüne dair verilen 15/01/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar … ve … vekili ile davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların tüm; davalıların, davacılardan … ve … yönünden temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalıların, davacı … bakımından temyiz itirazlarına gelince;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın davacı … bakımından açılmamış sayılmasına, davacılar … ve … bakımından kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili, davalılardan …’ın sürücüsü olduğu diğer davalı şirketin işleteni olduğu araçla; davacıların içinde yer aldığı ve kırmızı ışıkta beklemekte olan araca arkadan çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazasında; davacıların, kemik kırığına sebebiyet verilecek şekilde yaralandıklarını, olayın meydana gelmesinde, davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu belirterek her bir davacı için ayrı ayrı manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın, davacı … bakımından açılmamış sayılmasına, davacılar … ve … bakımından ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 150. maddesinin 1. fıkrasında; “usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.”, 4. fıkrasında; “Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde
taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir.” hükmü ve 5.fıkrasında; “İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.” düzenlemeleri mevcuttur.
Dosyanın incelenmesinde, davacılardan …’a 12/07/2018 tarihli duruşmaya çağrı kağıdının bizzat tebliğ edilmesine karşın duruşmaya kendisi ya da tayin ettiği vekilinin katılmadığı ve mazeret de bildirmediği anlaşılmaktadır. Şu halde mahkemece, eldeki davada karar tarihi itibarı ile HMK’nın 150.maddesinde öngörülen 3 aylık süre geçtiğinden davacı … yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken adı geçen davacı yönünden davaya devam edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmamış kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı … yönünden davalılar yararına BOZULMASINA, (1) nolu bentte gösterilen sebeplerle davacıların tüm; davalıların davacılar … ve … yönünden temyiz itirazlarının reddine ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.