Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2019/2380 E. 2021/2502 K. 07.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2380
KARAR NO : 2021/2502
KARAR TARİHİ : 07.06.2021

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan istinaf incelemesi sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına dair verilen kararın süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı Bakanlık vekili, dava dışı İlayda Demir’in Karamürsel Devlet Hastanesinde yapılan fıtık ameliyatı sonucu ölümü sonrası hizmet kusuru nedeniyle idare mahkemesinde açılan davada hükmedilen tazminatın hasta yakınlarına ödendiğini, davalı doktorun yaptığı tıbbi müdahale ve tedavinin tıp kurallarına uygun olduğunun, ancak ameliyat sonrası dönemde hastanın gerekli kontrollerinin yapılmamasında kusurlu olduğunun tespiti üzerine davalı hakkında ceza davası açıldığını, davalının görevini yerine getirirken kusurlu davranışı sonucu İdarenin tazminat ödemek zorunda bırakıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 153.623,54 TL tazminatın rücuden davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, ölümün yaptığı ameliyat nedeniyle gerçekleşmediğini, ceza davasında alınan kusur raporunda idarenin kusuruna işaret edildiğini, eylem ile ölüm arasında illiyet bağı bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince; davalının yaptığı ameliyatın tıp kurallarına uygun olduğu, ameliyat sonrası dönemde nöbetçi olmadığı ve hastanın kötüleşmesi konusunda haberdar edilmediği, hastanın bu dönemde diğer hastane personelinin gözetimi ve denetimi altında bulunduğu, davalının eylemi ile meydana gelen zarar arasında illiyet bağının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince; ameliyat sonrası süreçte davalının gerekli takip ve kontrol muayenesini yapmadığının ceza mahkemesindeki yargılamada tespit edildiği, davalının ihmale dayalı bir kusurunun bulunduğu, hatalı tedavi sürecinin tamamen davalının kusurundan kaynaklanmadığı, ancak İdarece yapılan ödemenin davalının yanı sıra davacı İdarenin hizmet kusuru niteliğindeki kusurlu eylemlerini de kapsadığından tazminat tutarından indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle, davacının istinaf isteminin kabulü ile Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/11/2018 tarih,
2014/274 esas, 2018/291 karar sayılı kararı kaldırılarak HMK’nın 353/1-b-2 hükmü uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulü ile 25.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan rücuen tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre taraf vekillerinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK’nın 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK’nın 302/5 ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına ve aşağıda dökümü yazılı 1.707,75 TL temyiz peşin harcın onama harcına mahsubuna 07/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.