Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2019/1746 E. 2019/4779 K. 21.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1746
KARAR NO : 2019/4779
KARAR TARİHİ : 21.10.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 31/08/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 03/04/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava tarihinin 31/08/2010 olmasına karşın yerel mahkemece 08/08/2012 olarak belirtilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiş, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 22. maddesinde “İhtiyari dava arkadaşlığının bir türü olan seri davalar ister ayrı dava konusu yapılsın ister bir davada birleştirilsin toplamda onbeş dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam avukatlık ücretine, toplamda altmış dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %60’ı oranında avukatlık ücretine, toplamda yüzelli dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %50’si oranında avukatlık ücretine, toplamda yüzelliden fazla açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %30’u oranında avukatlık ücretine hükmedilir. Duruşmalı işlerde bu şekilde avukatlık ücretine hükmedilmesi için dosyaya ilişkin tüm duruşmaların aynı gün aynı mahkemede yapılması gerekir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu düzenleme uyarınca davalı lehine, tam ücretin %60’ı oranında vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, vekalet ücretine hiç hükmedilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmekte ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğü devam eden 438/7 maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle, hüküm fıkrasının 4. bendinden sonra gelmek üzere “Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 697,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” ifadelerinin eklenmesine, kararın düzeltilmiş bu biçimi ile ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/10/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.