YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/862
KARAR NO : 2019/17
KARAR TARİHİ : 14.01.2019
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … ve … aleyhine 21/04/2016 gününde verilen dilekçe ile haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı … yönünden reddine, davalı … yönünden kısmen kabulüne dair verilen 15/02/2017 günlü kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 19/12/2017 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat … geldi, karşı taraftan davalılar adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Noksan ikmalinin ardından, dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Mahkeme gerekçeli kararının hüküm fıkrasında davalı …t’ın isminin … olarak yazılması mahalde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmekle bozma sebebi yapılmamıştır.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının davalı …’a yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının davalı …’a yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava, davalı eşin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın davalı … yönünden reddine, davalı … yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; evliliği devam ederken davalı eş … ile diğer davalının birliktelik yaşamaya başladıklarını, eylemlerini savcılık soruşturma dosyasında da kabul ettiklerini, halen de birlikte yaşamaya devam ettiklerini, bu durumun davacının sosyal ve kişilik değerlerine saldırı oluşturduğunu belirterek, oluşan zararının davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın davalı … yönünden reddine, davalı … yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 185. maddesine göre, evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur ve eşler birlikte yaşamak, birbirlerine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar. Davaya konu olayda da davacı evlilik birliği devam ederken davalı eşinin sadakat yükümlülüğüne uymadığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ikinci kitabı ile 4722 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür. Davanın konusu, Aile Hukukundan kaynaklandığına göre, açılan bu davaya 4787 sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince, Aile Mahkemesinde bakılması gerekmektedir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114 ve 115. maddesi gereği dava şartlarındandır. Bu nedenle de yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekir. O yerde ayrı bir aile mahkemesi varsa uyuşmazlığın aile mahkemesinde görülmesi, aksi halde davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gözetilmeden kanunun emredici düzenlemesine aykırı şekilde uyuşmazlığın genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde esastan hükme bağlanması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının davalı …’a yönelik diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davacının davalı …’a yönelik temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalı …’a yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine
14/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.