Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2017/3743 E. 2020/245 K. 23.01.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3743
KARAR NO : 2020/245
KARAR TARİHİ : 23.01.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 23/05/2016 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 15/07/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davacı … birliğine ait suyu kullanarak davalının pancar ve buğday ürünlerini suladığını, arazilerinin bulunduğu bölgede davacı birliğe ait kanal ve diğer cazibeli sular ile sondaj kuyuları dışında bir su kaynağı olmadığını, davalının sulama birliğinin suyundan faydalandığının aşikar olduğunu belirterek 2015 yılına ilişkin sulama bedelini ödememesi nedeniyle davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının yapılan takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, arazisini sondaj yapmak suretiyle kendi imkanlarıyla suladığını, sulama birliğinden herhangi bir hizmet almadığını, sulama birliğinin hizmet verdiği bölge içerisinde bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalının sulama birliğine ait suyu kullanarak sulama yaptığı hususunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; davanın, davalının kullandığı iddia olunan sulama suyu bedelinin tahsili için yapılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalının beyanında, arazilerini sondaj yapmak suretiyle kendi imkanlarıyla suladığı, arazilerinin davacı birliğin sulama sahası içerisinde kalmadığı ve mahallinde keşif yapılması gerektiği, davacı birliğin dava dilekçesinde keşif deliline de dayandığı anlaşıldığına göre, mahkemece davalının arazilerinin davacı birliğin sulama sahası içinde kalıp kalmadığı hususu ile birlikte taraf delilleri eksiksiz bir şekilde toplandıktan sonra mahallinde keşif icrasının yapılması da dikkate alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.