Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2017/1269 E. 2017/3247 K. 24.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1269
KARAR NO : 2017/3247
KARAR TARİHİ : 24.05.2017

tarafından, davalı … aleyhine 05/03/2015 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17/05/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı … Belediye Başkanlığı tarafından çeşitli tarihlerde yapılan yol çalışmaları nedeniyle davacıya ait iletkenlerde ve varlıklarda hasar meydana geldiğini, bu hasarın tazmini için davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, itiraz sebebi ile takibin durduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına ve takibe konu alacak miktarı üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı belediye, alt yapı ekipleri tarafından alt yapı çalışması neticesinde tespit edilen gerekli ödeme iş ve işlemlerin Mali Hizmetler Daire Başkanlığına gönderildiğini, dava ve icra takibinin konusuz kaldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalı belediyenin yol çalışması yaptığı sırada davacıya ait iletken ve varlıklarda hasar meydana getirdiği, davalının kusurlu olduğu, bilirkişilerce tespit edilen zararın hesaplandığı, bu nedenle itirazın yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı … Belediye Başkanlığı, bir kamu kurumu olup eylem ve işlemleri kamusal nitelik taşımaktadır. Davaya konu alacağın, davalı kurumun haksız fiilinden kaynaklandığı iddia edildiğine ve idareler de iş ve işlemlerini görevli personelleri aracılığıyla gerçekleştirdiğine göre; istemin idare hukuku kuralları çerçevesinde ve idari yargı yerinde değerlendirilmesi gerekmektedir. İtirazın iptali davası sırasında, icra takibinin temelini oluşturan ve kaynağı da idari eylem olan alacağın varlığının ve kapsamının hukuk mahkemesi tarafından çözümlenmesi kabul edilemez.
Diğer yandan, idari yargı yerinde “itirazın iptali” biçiminde bir dava yolu düzenlenmediğinden, adli yargı yerinde yargı yolu bakımından görevsizlik kararı da verilemez. Bu durumda, istem idari yargı yerinde dava konusu yapılıp, oradan bu konuda bir karar alınmadan icra takibi yapılmasına ve icra takibine itiraz üzerine adli yargı yerinde itirazın iptalinin istenmesine yasal olanak bulunmadığından, davacının istemi dinlenilebilir nitelikte değildir.

Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek dava dilekçesinin reddedilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası çözümlenerek yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.