Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2016/9112 E. 2018/6581 K. 25.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/9112
KARAR NO : 2018/6581
KARAR TARİHİ : 25.10.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : 1-… 2-… vekilleri Avukat …

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalılar … ve … aleyhine 05/01/2015 gününde verilen dilekçe ile 2330 sayılı Kanun’dan kaynaklanan rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, 2330 sayılı Kanun uyarınca ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalıların dava dışı polis memuru Yargıtay Ek Bina-1
Vekaletler Caddesi, No: 3 Bakanlıklar / ANKARAi görevi sırasında yaraladıklarını, yaralanması nedeniyle polis memuruna 2330 sayılı Kanun gereğince nakdi tazminat ödendiğini belirterek, ödenen tazminatın rücuen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların dava dışı polis memurunu yaraladıkları, davacının dava dışı polis memuruna tazminat ödediği, alınan bilirkişi raporu ile davacının gerçek zararının belirlendiği gerekçesiyle, 01/10/2015 tarihli hesap raporu benimsenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, dava konusu tazminat miktarının … Emniyet Genel Müdürlüğü Nakdi Tazminat Komisyonu tarafından karar tarihindeki veriler esas alınarak belirlendiği ve ödemenin belirlenen bu değer üzerinden yapıldığı, 01/10/2015 tarihli hesap raporunda da karar tarihindeki veriler esas alınarak zarar miktarının belirlendiği anlaşılmaktadır. Oysa zarar haksız eylemin meydana geldiği tarihte gerçekleşmiştir. Davalının sorumluluğu da bu tarihte başladığından, tazminatın haksız eylem tarihindeki veriler esas alınarak belirlenmesi gerekir. Şu durumda, mahkemece olay tarihindeki veriler üzerinden yaptırılacak hesaplama doğrultusunda karar verilmesi gerekirken, karar tarihindeki veriler üzerinden yapılan hesaplama esas alınarak karar verilmesi doğru görülmemiş; hükmün, bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA; davalıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.