Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2016/4515 E. 2018/115 K. 17.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4515
KARAR NO : 2018/115
KARAR TARİHİ : 17.01.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … Turizm Tic. Taş. Ltd. Şti. vekili Avukat … tarafından, davalı … Su ve Kanalizasyon İşletmesi Müdürlüğü aleyhine 15/05/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, tacirler arası haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıya ait vidanjör tarafından foseptik çukurunun boşaltılması sırasında işyerinin bahçesinde bulunan ahşap yüzeye zarar verildiğini belirterek, uğradığı zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı ise, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafının da tacir olması ve ticari işletmeleriyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan Kanun maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan olması gerekli ve yeterlidir. Aynı Kanun’un 5/2. maddesinde de ticari davaların, ayrı Asliye Ticaret Mahkemesi olan yerlerde o yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleceği hükme bağlanmış, maddenin 3. fıkrasında; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak belirlenmiştir. Eldeki dosyada; taraflar tacir olup; dava konusu eylemin her iki tarafın ticari işletmeleriyle ilgili olması nedeniyle ticari dava olarak uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp çözülmesi gerekmekte ise de; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/4. maddesi uyarınca ayrı Asliye Ticaret Mahkemesinin de bulunmadığı nazara alınarak mahkemece uyuşmazlığa Ticaret Mahkemesi sıfatıyla bakılmaması bozma nedeni yapılmamıştır.
Somut olayda; davalının faaliyetleri sırasında davacı iş yerinde bulunan ahşap yüzeyin hasara uğratıldığı, … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/26 D.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda, hasara uğrayan ahşap yüzeyin malzeme ve işçilik dahil bedelinin 3.500,00 TL olduğunun belirtildiği, yargılama sırasında mahkemece yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporunda ise hasara uğrayan ahşap yüzeyin eski haline getirilebilmesi için
malzeme ve işçilik dahil bedelinin 3.605,00 TL olduğunun bildirildiği, fakat mahkemece, davacı tarafından dosyaya sunulan 28/04/2015 tarihli fatura esas alınarak fatura bedeli olan 5.010,00 TL’sının davalıdan tahsiline karar verildiği ve uyuşmazlık konusu olay nedeniyle tarafların kusur durumuna ilişkin araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu haliyle, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda zarar gören ahşap yüzeyin malzeme ve işçilik dahil eski hale getirme bedelinin 3.605,00 TL olarak belirlenmesi karşısında davacı tarafından sunulan 28/04/2015 tarihli fatura bedeli esas alınarak karar verilmesi ve tarafların kusur durumları konusunda inceleme yapılmaması doğru değildir. Şu durumda, uzman bilirkişiden kusur konusunda rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.
Anılan yönlerin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.