Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2016/14422 E. 2018/8382 K. 25.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14422
KARAR NO : 2018/8382
KARAR TARİHİ : 25.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 18/06/2014 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 18/12/2015 günlü kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 25/12/2018 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı vekili Avukat … geldi, karşı taraftan davacı … vekili Avukat …’ın mazeret dilekçesi gönderdiği görüldü. Hamileliğinden dolayı duruşmaya gelemeyeceğini bildirdiği anlaşıldı. Mazeret reddedildi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, muhtarlığını davalının yaptığı … Köyü’nde, köye ait fırının 01/01/2001 tarihinde işletmek üzere 2 yıllığına ihale edildiğini, ihale sonucu fırının dava dışı …’e kiralandığını, 2 yıllık kira sözleşmesi sonucunda 2002 yılında yeniden ihale edilerek aynı kişiye kiralandığını, kiralamadan iki-üç gün kadar sonra davalının fırını derhal boşaltmasını istediği ve haber vermeden ihale şartlarına aykırı hareket ederek fırını boşalttığını ve işletme hakkını başka kişiye verdiğini, …’in …. Valiliğine yaptığı başvurusunun reddedilmesi üzerine … İdare Mahkemesine yaptığı başvurusu sonucunda verilen 30/06/2003 tarihli, 2003/300-555 esas karar sayılı ilam ile … Valiliği ret kararının bozularak davalının haksız müdahalesinin menine karar verildiğini, kararın infaz aşamasında da davalının haksız müdahalede bulunduğunu, …’in yeniden Valiliğe yaptığı başvurusunun reddedilmesi üzerine … İdare Mahkemesine yaptığı başvurusu sonucunda verilen 27/01/2004 tarihli, 2003/1411 esas, 2004/452 karar sayılı ilam ile ret kararının kaldırıldığını ve davalının haksız müdahalesinin kesinleştiğini, davalı hakkında yapılan suç duyurusu sonucunda ceza davasında davalının görevi kötüye
kullanmak suçundan mahkumiyetine karar verildiğini, …’in … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde köy tüzel kişiliği aleyhine açtığı davanın yargılaması sonucunda 2013/121 esas, 2013/704 sayılı kararı ile … Köyü Tüzel Kişiliğinin tazminat ödemeye mahkum edildiğini, … 1. İcra Müdürlüğünün 2011/3826 sayılı takip dosyası ile takibe konulan borcun … Köyü Tüzel Kişiliği tarafından ödendiğini, yapılan bu ödemede davalının kusuru olduğunun açık olduğunu, zararın tahsili için … 2. İcra Müdürlüğünün 2014/4186 esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının süresi içinde itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı davanın hem usulden hem de esastan reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davalının kusurlu davranışlarıyla dava konusu zararın oluştuğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
a-Dosya kapsamından dava dışı …‘in ihalesi feshedilerek yasal yollar izlenmeden muhtarlığa ait fırından çıkarıldığı, ancak akabinde işletmesinin başka bir kişiye ihale edildiği anlaşılmaktadır. Şu durumda davacı tarafın bu kiralama ilişkisinden elde ettiği gelirin zarar kapsamı belirlenirken gözetilmesi gerekir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
b-Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliği gözetildiğinde, talep edilen alacak likit (muayyen, belirgin) olmayıp, yargılamayı gerektirmektedir. Şu halde, mahkemece gerekçeli kararda da kabul edildiği üzere olaya uygulanma koşulları bulunmayan İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi gereğince davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bu nedenle de bozulması gerekmektedir.
c-Somut olayda olayın gelişimi, yapılan işlemler ve bu işlemlerin köy tüzel kişiliği adına yapılmış olması gibi hususlar dikkate alındığında hakkaniyet indiriminin tartışılmaması da doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2/a-b-c) nolu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalı yararına takdir olunan 1.630,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.