Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2016/14079 E. 2019/31 K. 14.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14079
KARAR NO : 2019/31
KARAR TARİHİ : 14.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … Genel Müdürlüğüne izafeten … vekili Avukat … tarafından, davalılar … ve … İzolasyon İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine 06/05/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı … İzolasyon İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalılardan … aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne dair verilen 07/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan … vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Karar başlığında davacı kurum adının eksik yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan … İzolasyon İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalılardan … aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılardan … tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı şirket çalışanı … tarafından orman yangınına sebebiyet verildiğini, yangın sonucunda, 5962 m² ziraat, 125,50 m² orman alanı olmak üzere toplam 6687,50 m² alanın yandığını belirterek ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme giderinin tahsilini istemiştir.
Davalılar, yangına sebebiyet vermediklerini, davacı idarenin tek taraflı olarak tuttuğu tutanaklar dışında hiçbir belge ve kanıta dayanmadığını, tutanak ve ilgili belgelerin yasa ve usule aykırı olduğunu, arazide bulunan bitki örtüsünde bir yangın emaresi bulunmadığını, ağaçların hayatiyetlerini yitirmediğini, hem çam ve hem de zeytin ağaçlarında yanıktan dolayı herhangi bir zararın mevcut olmadığını, davalı …’ın yangından önce şirkette çalışıyor olmasının husumete dayanak yapılamayacağını, ormanlık alanda zarar meydana gelmediğini, kullanılan malzemelerin tutuşmayan malzeme olduğunu, yangının meydana geldiği alanın orman olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, SGK kayıtlarından davalı …’ın, 01/08/2011 tarihinde davalı şirketteki işinden ayrıldığı, yangının 04/08/2011 tarihinde meydana geldiği, bu nedenle davalı şirketin tazminat sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalılardan … aleyhine açılan davanın alınan bilirkişi raporu doğrultusunda kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacının talep ettiği tazminat miktarı, orman yangınına müdahale eden uçak ve helikoptere ilişkin giderleri de kapsamaktadır. Dava konusu olayda, uçak ve helikopterin yangının söndürülmesi sırasında kullanıldığı sabittir. İdarenin sadece dava konusu yangın nedeniyle helikopter ve uçak kullanım bedeli ödeyip ödemediği ise; dosya kapsamından anlaşılmamaktadır. Şu durumda mahkemece; davacı idare tarafından helikopter ve uçak kiralanmasına ilişkin bir sözleşme yapılıp yapılmadığı, böyle bir sözleşme varsa; helikopter ve uçak kullanım ücretinin ne şekilde belirlendiği, helikopter ve uçak hiç kullanılmasa bile kira bedelinin ödenip ödenmeyeceği, bu sözleşmenin kapsadığı süre boyunca kaç orman yangını çıktığı, fiilen kullanımın kira ücretine etkisi araştırılmalıdır. Bu şekilde davacının dava konusu yangın nedeniyle helikopter ve uçak kullanımından kaynaklanan gerçek bir zararı olup olmadığı, varsa bu zararın miktarı tespit edilmelidir. Ayrıca davacının talep ettiği tazminat miktarı, orman yangınına müdahale ettiği belirtilen 4 arazöze ilişkin giderleri de kapsamaktadır. Arazöz giderine ilişkin ücretin ne şekilde belirlendiği, arazözlerin davacı kuruma ait olup olmadığı, kiralık ise kira sözleşmelerinin bulunup bulunmadığına yönelik herhangi bir araştırma yapılmadan karar verilmiş olması da doğru değildir.
Öte yandan yangın hasarat raporunda, 34 işçinin katılımıyla yangının söndürüldüğü belirtilmiş ve mahkemece herhangi bir araştırma yapılmadan işçilik prim gideri olarak ödenen miktarın da yangın söndürme giderleri içinde olduğu kabul edilerek karar verilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda, davacının yangın söndürmede görev aldığını belirttiği işçilere sabit ücretleri dışında bir ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması, sabit ücretleri dışında bir ücret ödemesi var ise, mahkemece bunun sonucuna göre anılan gider hakkında karar verilmesi gerekirken; eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca, yangın zabıt varakasına göre yangının örtü yangını şeklinde geliştiği, mahkemece alınan 17/03/2016 tarihli bilirkişi raporuna göre, dava konusu orman yangınında tahrip olan ziraat alanında bulunan zeytin ağaçlarının hayatiyetlerini devam ettirdikleri anlaşılmaktadır. Şu halde, dava konusu yerde herhangi bir ağacın hayatiyetini kaybetmediği tespit edildiğine göre, ağaçlandırma giderine hükmedilmesi de doğru değildir. Kararın bu nedenlerle de bozulması gerekir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalılardan … yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve davalı …’dan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.