Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2016/13066 E. 2019/177 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13066
KARAR NO : 2019/177
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalılar … ve diğerleri aleyhine 16/09/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 15/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız eylem nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem reddedilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalıların müvekkilini yaraladıklarını ve kiralamış olduğu araca zarar verdiklerini, bu olay nedeniyle … 13.Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/156 esas 2013/695 karar sayılı dosyasında mahkum olduklarını beyan ederek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davacının iddialarını kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacının maddi zarar iddiasını ispatlamak için herhangi bir delil ibraz etmediğinden, maddi zararının olmadığı ve manevi tazminat talebi yönünden ise davacının sosyal ve kişilik değerlerine yapılan herhangi bir saldırının bulunmadığı gerekçesiyle maddi ve manevi isteminin reddine karar verilmiştir.
Dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerden, 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/156 esas 2013/695 karar sayılı dosyasında; davalıların davacıyı basit tıbbi müdahale ile giderilebilir biçimde yaraladıkları ayrıca aracına zarar verdikleri sabit görülerek davalıların mahkumiyetine ve basit yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itirazı kabil olmak üzere, mala zarar verme suçundan ise kesin olarak karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacı anılan ceza dosyasını dava dilekçesinde delil olarak göstermiştir.
1-Somut olayda, davalıların davacıya yönelik mala zarar verme eylemi, ceza mahkemesince verilen kesin hüküm ile sabittir. Ceza hakiminin kesin nitelikteki hükmü hukuk hakimini bağlar. Şu durumda, mahkemece davacı yararına mala zarar verme suçu nedeniyle oluşan araçtaki hasar nedeniyle maddi zararın kapsamı belirlenmek suretiyle tazminata hükmedilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Her ne kadar dava konusu olay nedeniyle davalılar hakkında açılan kamu davası sonucunda yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilmiş ve bu nitelikteki karar hukuk hakimi için bağlayıcı değil ise de; dosyada mevcut deliller ve özellikle ceza yargılamasında toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalıların, davacıya yönelik yaralama eyleminin sabit olduğu anlaşılmakla; mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacı lehine uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi ve davacının geçici iş göremezlik nedeniyle talep ettiği maddi tazminat isteminin de değerlendirilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemlerin reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (1) ve (2) sayılı bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.