Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2016/11355 E. 2017/1191 K. 28.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11355
KARAR NO : 2017/1191
KARAR TARİHİ : 28.02.2017

Davacılar … ve … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 13/11/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar; davalının tarlasında anızları yok etmek amacıyla yakmış olduğu ateşin, paylı taşınmazlarına sıçrayarak sulama borularına ve ekili olan pamuk tarlasına zarar verdiğini, davalı tarafından yangının çıkmasının önlenmesi amacıyla hiç bir önlem alınmadığını ve bu nedenle kusurlu olduğunu beyan ederek, maddi zararlarının tazminini talep etmişlerdir.
Davalı; açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davalının, kendi tarlasındaki anızları dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde yakması nedeniyle, davacılara ait sulama boruları ve pamuk tarlasına zarar verildiği gerekçesi ile keşif sonrası alınan bilirkişi raporlarında belirlenen zarar miktarı esas alınarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davalı hakkında davaya konu olay nedeniyle sayılı dosyasında, taksirle yangına sebebiyet vermek suçundan ceza yargılaması yapıldığı ve henüz sonuçlanmadığı anlaşılmaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. maddesi ( 818 sayılı BK 53 ) uyarınca ceza mahkemesinin kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de, somut olayın özelliği itibariyle maddi olgunun ve davalının sorumluluğunun tespiti açısından ceza dava dosyasının sonucu önem arz etmektedir. Bu nedenle ceza dava dosyasının sonuçlanarak kesinleşmesi beklenmeli ve ondan sonra tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilmeyerek, yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 28/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.