Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2016/10200 E. 2018/7894 K. 12.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10200
KARAR NO : 2018/7894
KARAR TARİHİ : 12.12.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
BİRLEŞEN DAVA
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Asıl davada davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 30/12/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istenmesi, birleşen davada davacı … vekili Avukat … tarafından davalı … aleyhine 30/12/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 08/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan … vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının birleşen davaya yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
2) Davalı …’nın asıl davaya ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Asıl ve birleşen dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı …’nın ve davacının … Üniversitesi Tıp Fakültesinde profesör ünvanıyla görev yaptıklarını, davalı … tarafından hazırlanan ve mesnetsiz isnatlar içeren bir bildirinin davacı ile birlikte çalışan diğer öğretim üyelerine dağıtılarak davacının itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını, bu yazı nedeniyle davacının onur ve şerefinin zedelendiğini, davacının kişilik haklarının davalı tarafından bilinçli bir şekilde ihlal edildiğini, davalının fiilinin davacıya yönelen bir hakaret niteliğinde olduğunu belirterek oluşan manevi zararın tazminini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalı tarafından kaleme alınan bildiri içeriğinde kullanılan ifadelerin, akademik çevrede kariyeri olan davacının itibarını zedeleyecek ve kişilik haklarına zarar verecek nitelikte itham ve ifadeler içerdiği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; taraflar arasında gerek adli yargıya, gerekse idari yargıya yansıyan ihtilaflar olduğu hususu sabittir. Dava konusu edilen ve taraflarla aynı kurumda görev yapan bir kısım öğretim üyelerine dağılatılan yazıda da davalı tarafından, davacının eylemlerinin kendi bakış açısından değerlendirildiği ve eleştirildiği, bu hususta diğer öğretim üyelerinin de bilgi sahibi olmasının istenildiği ve davacının kişilik haklarının ihlali sonucunu doğuracak bir ibareye yer verilmediği anlaşılmaktadır. Şu durumda; mahkemece davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle kişilik haklarına saldırının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl dava yönünden davalı yararına BOZULMASINA, davacının birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davalı …’dan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.