Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2015/9367 E. 2015/9837 K. 15.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9367
KARAR NO : 2015/9837
KARAR TARİHİ : 15.09.2015

MAHKEMESİ : Bursa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2014
NUMARASI : 2013/652-2014/490

Davacı O.. S.. vekili Avukat Cumhur tarafından, davalılar M.. Y.. vediğerleri aleyhine 30/12/2013 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 27/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalılar E.. Ş.. ile Ö.. Ç.. ve M.. Y.. vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalılar M.. Y.., E. İnşaat Restorasyon Mühendislik Mimarlık Tesisat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile Ö.. Ç.. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalılar M.. Y.., E.İnşaat Restorasyon Mühendislik Mimarlık Tesisat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile Ö.. Ç.. vekilinin diğer temyiz itirazına gelince; Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar M.. Y.., E. İnşaat Restorasyon Mühendislik Mimarlık Tesisat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile Ö.. Ç.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinin Bursa 10. Noteri iken emekli olduğunu, davalıların ise Bursa 10. Noterliğinde düzenlenen Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin tarafı, müteselsil garantör ve kefilleri olduğunu, 2013 yılında Adalet Bakanlığı müfettişinin Bursa 10. Noterliğini teftişe geldiğini, kayıtları inceleyen müfettişin davalılar adına düzenlenen Gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden 17.140,20 TL noksan Damga vergisi alındığını tespit ettiğini,davalılar tarafından eksik yatırılan 17.140,20 TL damga vergisini müvekkilinin ihtirazı kayıt ve rücu koşuluyla ödemek zorunda kaldığını, ihtara rağmen davalıların ödemediğini, bunun üzerine takip başlattığını, davalıların borca ve takibe itiraz ettiklerini, takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar açılan davanın haksız olduğunu. takibin iptaline, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece; davanın açılmasından sonra dava konusu edilen bedelin ödendiği belirtilerek konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, icra takibi yaparken davacının kötüniyetli olmadığı, icra takibine yapılan itirazda davalıların kötü niyetli olmadıkları dikkate alınarak, davacı tarafın icra inkar tazminatı, davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine, davacının Adalet Bakanlığı müfettişinin talebi nedeniyle davalıların yerine ödemek zorunda kaldığı bedeli almak için icra takibi başlattığı, bu takibe itiraz üzerine itirazın iptali davası açtığı, başlangıçta açtığı davada haklı olduğu gerekçesi ile yargılama giderlerinin davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, davacının emekli Bursa 10. Noteri olduğu, davalıların ise Bursa 10. Noterliğinde düzenlenen 11/06/2010 gün 21569 yevmiye nolu “Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin” tarafı müteselsil garantör ve kefilleri olduğu, sözleşme düzenlenirken davalılardan 11/06/2010 gün 477932 sıra nolu makbuz ile 12.174,20 TL alındığı, bu tutarın 8.571,20 TL’ sinin Damga Vergisi olduğu, 2013 yılında Adalet Bakanlığı müfettişinin davacı emekli olduktan sonra Bursa 10. Noterliğini teftişe geldiği, kayıtları inceleyen müfettişin, davaya konu sözleşmenin davalılardan Ö.. Ç.. ve Ö.. Ç.. tarafından müteselsil Garantör ve kefil sıfatıyla imzalandığı, yapılan aktin ayrı bir akit sayıldığı için her birinin ayrı ayrı damga vergisi ödemeleri gerektiği, davalılar adına düzenlenen Gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden 17.140,20 TL noksan Damga vergisi alındığını bildirdiği, bunun üzerine davacının 17.140,20 TL damga vergisini 07/11/2013 günü ihtirazı kayıt ve rücu koşuluyla ödediği,15/11/2013 tarihinde noterden çektiği ihtarname ile ödediği bedeli davalılardan talep ettiği, davalılar ise Bursa 19. noterliğinden 22/11/2013 tarihinde davacıya karşı ihtarname çekerek konu hakkında Gelir idaresi Başkanlığından mukteza talep ettiklerini, sonucuna göre karar vereceklerini bildirdikleri, buna rağmen davacının 27/11/2013 tarihinde takip başlattığı, davalıların borca ve takibe itiraz ettikleri, takibin durduğu, davacının 30/12/2013 tarihinde eldeki davayı açtığı, Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü tarafından 26/12/2013 tarihinde davalıların başvurusuna verilen cevapta özetle Adalet müfettişinin görüşünün doğru olmadığının belirtilmesi üzerine davacının özelgeye dayanarak 05/03/2014 tarihinde ödediği bedeli iade aldığı anlaşılmaktadır. Olayların gelişimi gözetildiğinde davacının davalıların Vergi dairesine yaptıkları mukteza talebi sonucunu beklemeden takip başlattığı ve eldeki davayı açtığı, davalıların dava açılmasında kusurları olmadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle davalıların yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaları usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bente gösterilen nedenle temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, davacının tüm,davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalılardan peşin alınan harçların istek halinde geri verilmesine 15/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.