Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2015/4969 E. 2016/3338 K. 15.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4969
KARAR NO : 2016/3338
KARAR TARİHİ : 15.03.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalılar … ve diğeri aleyhine 28/08/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat ve internet sitesine erişimin engellenmesi, içeriğinin yayından çıkarılmasının istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; manevi tazminat yönünden davanın reddine, internet sitesine erişimin engellenmesine yönelik talebin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine dair verilen 16/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, basın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, manevi tazminat isteminin esastan, internet sitesine erişimin engellenmesi isteminin ise görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacı… ilçe Belediye Başkanı olduğunu, davalı gazetenin “….” isimli internet sitesinde, hakkında gerçeğe aykırı haber yapılması nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek manevi tazminat ve internet sitesine erişimin engellenmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar;… Gazetesi’nde yer alan haberi aynen yayınladıklarını, basın özgürlüğü kapsamında, eleştiri niteliğinde yayın olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
Davaya konu 22/08/2014 tarihli davalı gazetenin internet sitesinde yayınlanan haberde; “…” başlığı altında “… hakkında bomba iddia!…! …!” alt başlığı ile “…. ve…’i…’da… ajanlarıyla bir araya getirdi. Bu buluşmadan sonra …l’ı koltuğundan eden kasedi Türkiye’ye servis etti” ifadelerinin kullanıldığı; haberin devamında “… Gazetesi’nin haberine göre;” ifadesiyle devam eden haber içeriğinde; davacının bu görüşmeyi organize ettiği yolundaki ifadelerin… Gazetesi’ne dayandırılarak verildiği anlaşılmıştır. Başka yayın organların da yayınlanan haberin haber kaynağı olarak gösterilerek yayın yapılmış olması hukuka aykırılığı ortadan kaldırmaz. Dava konusu yayın incelendiğinde orta düzeyde okuyucu kitlesinde … Genel Başkanı … ile ilgili kasedi davacının basına verdiği ve …’de Genel Başkan değişikliğinde rol oynadığı izlenimi uyandırdığı anlaşılmaktadır. Yayında yer olan olayla ilgili herhangi bir delil sunulmadığından gerçek bir yayından da söz edilemez.
Yayınlanmasında kamu yararı bulunan gerçek ve güncel haberin özle biçim arasında denge kurularak verilmesi halinde hukuka aykırılıktan söz edilemez.
Dava konusu yayının gerçekliğinin kanıtlanmamış olması ve başka bir basın organında yayınlanmış olmasının da hukuka aykırılığı ortadan kaldırmayacağı gözetilerek uygun bir tazminata hükmedilmesi gerekir. Davalı tarafından davacının düzeltme metninin yayınlanmış olması davanın reddi gerekçesi olmayıp manevi tazminatın miktarının tespitinde gözetilmesi gereken bir konudur.
Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilmeksizin davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.