YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/473
KARAR NO : 2015/4908
KARAR TARİHİ : 16.04.2015
Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalılar … ve diğeri aleyhine 24/12/2012 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın pasif husumet nedeniyle reddine dair verilen 03/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Davacının davalı … na yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece dava reddedilmiş; karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, kendisi tarafından düzenlenen Barcelona-Madrit gezisine ülkemizden bir çok belediye adına meclis üyesinin katıldığını, davalı Edremit Belediyesi adına da diğer davalı …’ın katılarak sundukları hizmetten faydalandığını, sonrasında belediyeye gönderilen faturanın ödenmediğini, bu nedenle her iki davalı hakkında da icra takibi başlattığını, davalıların itirazları üzerine takibin durduğunu beyan ederek haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar usul ve esas yönlerden davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacı ile davalılar arasında herhangi akdi bir ilişki bulunmaması nedeni ile davacının bedeli davalılardan isteyemeyeceği, ancak kamu araştırmaları ve eğitim derneğinden isteyebileceği gerekçesi ile istem reddedilmiştir.
Davalı Belediye Başkanlığı bir kamu tüzel kişisidir. Anılan tüzel kişiliğe bağlı olarak ve kamusal kurallar çerçevesinde faaliyet gösteren Belediye organlarının eylem ve işlemleri de kamusal nitelikte olup kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. İstemin ileri sürülüş ve olayın gerçekleşme biçimine göre davanın anılan davalıya yöneltilmesinin nedeni de diğer davalının Belediye Meclis kararı ile yurt dışı gezisine gönderilmesidir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-b maddesi gereğince bu tür istemlerin tam yargı davası olarak idari yargı yerinde açılacak davada ileri sürülmesi gerekir. İtirazın iptali biçiminde açılan davanın dolanma yoluyla yargı yerinin değiştirilmesi sonucunu doğuramayacağından davalı … yönünden uyuşmazlığın çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu benimsenerek yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeni ile dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
2- Davacının davalı …’a yönelik temyiz itirazlarına gelince; kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (T.C. Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy.K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.
Davaya konu edilen olayda, davalı …’ın Edremit Belediyesi meclis üyesi olduğu, davacı tarafından verilen hizmeti belediye başkanının görevlendirmesi ile belediyeyi temsilen katıldığı sırada aldığı anlaşıldığına göre Anayasa’nın 129/5. maddesi gereğince husumet nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekir.
Mahkemece açıklanan yasal düzenleme gözetilerek, davalı hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddedilmesi gerekirken, işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1) ve (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.