YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3192
KARAR NO : 2015/4674
KARAR TARİHİ : 13.04.2015
Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı Kahramanmaraş İl Özel İdaresi vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 03/09/2013 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 11/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı takip alacaklısı tarafından dava dışı 3. kişinin borcu nedeni ile kendilerine 1., 2, ve 3. haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, ihbarnamelere cevap vermediklerini, bu nedenle kurumlarının takip borçlusuna borçlu olarak kabul edildiklerini ve takip alacaklısı tarafından 19/08/2013 tarihli dilekçe ile hesaplanan alacağın ödenmesinin talep edildiğini, takip borçlusunun kendilerinden alacağı bulunmadığını belirterek, Kahramanmaraş 2. İcra Müdürlüğü’nün 2010/6297 takip numaralı dosyasında borçları olmadığının tespitine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı, davacının usulüne uygun olarak tebliğ alınan haciz ihbarnamelerine itiraz etmediğini ve İİK’nın 89/3. maddesi gereğince 15 günlük süre içinde de eldeki davanın açılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın İİK’nın 89/3. fıkrasında hakdüşürücü süre olarak belirtilen 15 günlük süre içinde açılmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
İİK’nın 89/5. fıkrasına göre her halde üçüncü şahıs, boçlu ile kötü niyetli alacaklıya karşı dava açarak ödemek zorunda kaldığı paranın veya teslim ettiği malın iadesini isteyebilir.
Dosya kapsamından, davacının dava dilekçesinde açık bir şekilde 3. haciz ihbarnamesini 25/03/2011 tarihinde tebliğ aldıklarını ve davalının kötü niyetli olduğunu belirterek %40 oranında inkar tazminatı istediği, davanın da 03/09/2013 tarihinde açıldığı ve takip borcunun davacı tarafından icra dosyasına ödendiği gözetildiğinde, eldeki davanın İİK’nın 89/3 fıkrasına dayanılarak açılan menfi tespit davası olmadığı, İİK’nın 89/5 maddesi uyarınca açılmış istirdat davasına dönüşmüş olduğunun kabulü gerekmektedir. Bu nedenle davanın esasının incelenmesi gerekirken hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.