Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2015/13281 E. 2015/13771 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13281
KARAR NO : 2015/13771
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

MAHKEMESİ : Çanakkale 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/01/2013
NUMARASI : 2012/281-2013/2

Davacı Ç.. B.. vekili Avukat Ş..Ç..tarafından, davalı A.. A.. aleyhine 06/06/2012 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 16/01/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, kurum zararından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının Ç.. B.. inşaat mühendisi olarak fen işleri müdür vekili olarak çalıştığı sırada, belediye atölyesinde depolanması için teslim aldığı atıkları, belediye otogarına açılan çukura atılmasına neden olduğundan dolayı petrol ve petrol türevi tehlikeli atık niteliğindeki maddelerin 2872 Sayılı Ç.. K.. ve ilgili yönetmeliklerde öngörülen yasaklara ve sınırlamalara aykırı olarak taşınması ve bertaraf edilmesi fiilinin işlendiği gerekçesiyle Belediyenin idari para cezası ödemek zorunda kaldığını iddia ederek, ödenen paranın davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, atıkların gömülmesi işleminin davalı tarafından yapıldığının davacı tarafça kanıtlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davalının rüşvet almakla yargılandığı Ç.. M.. 2008/13 esas, 2009/336 karar sayılı dosyasındaki savcılık iddianamesinde ise; savcılıkça davalı hakkında çevreyi kirletme suçundan memur olduğu için soruşturma izni alınması gerektiğinden tefrik kararı verildiği anlaşılmaktadır.
Kural olarak, 818 sayılı Borçlar Kanunu 53. (TBK.74) maddesi gereği; ceza mahkemesinde verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız olmayıp ceza mahkemesinin maddi vakıaların belirlenmesine ilişkin mahkumiyet kararı hukuk hakimi yönünden bağlayıcı olup, taraflar yönünden kesin delil niteliği taşıyacaktır. Davaya konu olayda; ceza yargılaması sonucunda verilecek kararın eldeki davayı etkileyecek nitelikte olması nedeni ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 165. maddesi gereğince, davalı hakkında iddianamede belirtildiği şekilde tefrik kararı verilip verilmediği, verilmiş ise ilgili soruşturma dosyasının akıbeti araştırılıp hakkında ceza davası açılmışsa ceza dosyası bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
Şu halde; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 30/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.