Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2015/12441 E. 2015/12371 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12441
KARAR NO : 2015/12371
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

MAHKEMESİ : Didim(Yenihisar) Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/03/2015
NUMARASI : 2015/19-2015/105

Davacı F.. G.. vekili Avukat M..S.. D..tarafından, davalı S.. B.. aleyhine 05/07/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat, birleşen dosya davacısı S.. B.. vekili Avukat Ç.. D.. tarafından birleşen dosya davalısı F.. G.. aleyhine 02/08/2011 gününde verilen birleşen dava dilekçesi ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl dava ile ilgili verilen karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi birleşen dosya davacısı S.. B.. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı-birleşen dosya davacı S.. B..’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalı-birleşen dosya davacısı S.. B..’ın diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl dava ile ilgili verilen karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, birleşen dosya davacısı tarafından temyiz edilmiştir.
Tazminat hukuku ilkeleri gereğince, haksız eylemden kaynaklanan zararın ödetilmesi amacıyla açılan davalarda, istek bulunması durumunda, kabul edilecek tazminata olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekir. Dosyadaki bilgi ve belgelere ile ceza mahkemesi dosya içeriğine göre olay tarihinin 10/11/2010 olduğu anlaşılmaktadır.
Birleşen dosya davacısı S.. B.. dava dilekçesinde, hükmedilecek tazminata olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini talep etmiş olduğu halde, mahkemece faizle ilgili bir karar verilmemiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bu nedenle bozulması gerekirse de; belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının (2) nolu bendinde yer alan “…fazlaya ilişkin istemin reddine…” biçimindeki sözcük dizisinden önce gelen kısma “Hüküm altına alınan miktara olay tarihi 10/11/2010’dan itibaren yasal faiz uygulanmasına” sözcük dizisinin yazılmasına, davalı birleşen dosya davacısı S.. B..’ın diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçimi ile ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.