Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2015/11765 E. 2015/12921 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11765
KARAR NO : 2015/12921
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Davacı G.. K.. vekili Avukat M.. U.. tarafından, davalılar S.. G.. ve diğeri aleyhine 16/01/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 19/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıların hakaret ve tehdit etmek suretiyle kişilik haklarını ihlal ettiklerini ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, manevi tazminat talebinin bölünemeyeceği ve manevi tazminat davasının belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı gerekçeleriyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. maddesinin 1. fıkrasında belirsiz alacak davası; “davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir” şeklinde düzenlenmiştir.
Davanın dayanağı olan vakıaları anlatmak ve açıklamak taraflara, hukuki niteleme hakime aittir. Yine yukarıda anılan kanunun 31. maddesiyle hakime davayı aydınlatma ödevi getirilmiştir. Şu durumda; “Hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.”
Dosya içeriğinden; dava dilekçesinde, manevi zarar değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere davalıların her bir eylemi için .. TL olmak üzere toplam .. TL manevi tazminata karar verilmesinin istendiği, harca esas değer olarak bu miktar gösterilip yine bu değer üzerinden harç ödendiği anlaşılmıştır. Her ne kadar manevi tazminat davasının belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı konusunda mahkemenin değerlendirmesi doğru ise de; davacının asgari olarak .. TL manevi tazminat miktarı bildirmesi karşısında, bu miktar üzerinden işin esasının incelenmesi gerekirken hukuki yarar yokluğundan davanın reddedilmesi doğru değildir. Kaldı ki, .. 119/1-ğ ve 119/2. maddeleri gereğince, dava konusunun değeri ile ilgili dava dilekçesinin talep sonucu bölümünün açıklanması hususunda, hakimin davayı aydınlatma ödevi bulunduğundan, mahkemece davacıya bu hususta süre verilmemesi usul ve yasaya uygun düşmemiş, gösterilen nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.