Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2015/11639 E. 2017/5208 K. 02.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11639
KARAR NO : 2017/5208
KARAR TARİHİ : 02.10.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … Telekomünikasyon A.Ş. aleyhine 15/01/2014 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, davalı tarafından yol güzergahında yapılan izinsiz kazı nedeniyle meydana gelen zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, … 5. Bölge Müdürlüğü denetiminde yapım çalışmaları devam eden … – … ayrım yolu güzergahında davalı … Telekomünikasyon Anonim Şirketi tarafından izinsiz kazı yapılmak suretiyle yola zarar verildiğini iddia ederek oluşan zararın tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalı, yola zarar vermediklerini bu konuda davacı tarafından düzenlenmiş bir belgenin mevcut olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; hükme esas alınan ve inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 24/10/2014 tarihli kök ve 21/05/2015 tarihli ek bilirkişi raporunda davacı kurum tarafından 1.320,00 m²’lik bir alan yönünden tazminat talep edilmesinin doğru olmadığı belirterek sadece 3,00 m²’lik bir alan için hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak bilirkişiyi bu sonuca götüren bilimsel veriler rapor içeriğinde tartışılarak değerlendirilmemiştir. Özellikle, davacı tarafın yolun ilk yapıldığı zamanki sürekliliğinin ve standardının tekrar sağlanabilmesi için yapım teknikleri göz önüne alındığında, bilirkişi raporunda belirtilen genişlikte bir onarımın yapılmasının mümkün ve yeterli olmadığı yönündeki iddiası da gözetilerek konusunda uzman bilirkişi ya da bilirkişi heyetinden yolun olağan işlerliğini kazanabilmesi için onarım çalışması yapılması gereken alanı belirleyen ayrıntılı, açık ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile taleple kabul arasındaki fahiş farkı izah edemeyecek biçimde hüküm kurulması doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA 02/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.