Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2015/10610 E. 2015/12241 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10610
KARAR NO : 2015/12241
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

MAHKEMESİ : Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/09/2014
NUMARASI : 2013/224-2014/1045

Davacı M.. B.. vekili Avukat C.. K.. tarafından, davalı Y.. E.. aleyhine 04/11/2009 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü, kısmen konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 16/09/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, kantin zararına dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kantin zararına ilişkin bölümünün kısmen kabulüne, faiz istemine dair kısmı için ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, D.. M.. 28/03/2008 gün ve 2008/43-67 E.-K. sayılı kararında davalı Y.. E..’den tahsil hakkı saklı tutulan.. TL kantin zararı ile tahsiline karar verilen .. TL zarara ilişkin olarak toplam .. TL alacağın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; kantin zararı olarak talep edilen.. TL’nin faizine ilişkin talebin ödenmiş olması nedeniyle buna ilişkin karar verilmesine yer olmadığına, .. TL’lik zarara ilişkin Yargıtay kararında belirlenen usuli kazanılmış hak sebebiyle 01/01/2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kantin zararına ilişkin olup mahkemece 2009/1002 E. -2010/2765 K. sayılı dosyada davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün taraflarca temyizi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 16/11/2011 tarih ve 2011/12472-17888 E. – K. sayılı bozma ilamında;
“Davacının temyiz talebinin kabulü ile; yargılama sırasında ödenen.. TL’nin ödeme tarihine kadar faizine hükmedilmesi gerekirken bu hususla ilgili hüküm kurulmaması bozmayı gerektirmiştir.
Davalının temyiz itirazının ise; B.K 53. madde hükmüne göre Askeri Mahkemenin kesinleşmiş bir kararı bulunmadığından uzman bilirkişiden alacak miktarına ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılarak tayin olunacak miktarla ilgili hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve bilirkişiden alınan raporda; bozma ilamının 1. bendinde davacı yararına bozma nedeni yapılan faiz alacağı ..TL olarak hesaplanmış, ancak bu miktar dışında davalının davalıdan talep ettiği .. TL tutarında kantin zararının bulunmadığı belirtilmiş ve mahkemece bu doğrultuda 19/06/2012 gün ve 2012/250-1008 E.-K. sayılı dosyada “davanın kısmen kabulü ile .. TL faiz alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir. Bu kararın taraflarca temyizi üzerine bu kez Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 27/11/2012 gün ve 2012/20793-24363 E.-K. sayılı dosyasındaki kararında;

“Oysa, bozma ilamında da belirtildiği üzere; davalının davacı idareyi .. TL. zarara uğrattığı konusunda bir tereddüt yoktur. Mahkeme, bozma kararına uymakla, bu yönden davacı lehine usulü kazanılmış hak meydana gelmiştir. Mahkemenin bu durumu tekrar tartışması ve davalının davacıyı zarara uğratmadığı gerekçesi ile, bu talebin reddine karar vermesi artık mümkün değildir.
Mahkemece yapılacak iş, konuya ilişkin olan, D..M.. 28/03/2008 gün ve 2008/43 E. – 2008/67 K. sayılı dosyasının celp edilerek ve buradaki belgeler incelenerek, alacak miktarına ilişkin uzman bilirkişiden rapor alınıp, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.” denilerek ilk bozma kararına uymakla davacı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğundan istemin reddine karar verilmesinin mümkün olmadığı belirtilmiş;
Mahkemece bu bozma kararına uyularak yeniden bilirkişi raporu alınmış, bilirkişi .. TL kantin zararı olmadığını belirtmiş; ancak mahkemece, usuli kazanılmış hak sebebiyle .. TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 16/11/2011 tarih ve 2011/12472-17888 E.-K. sayılı bozma ilamı araştırmaya yönelik olup davalının .. TL’lik miktardan sorumlu olduğu yönünde usuli kazanılmış hak oluşturacak nitelikte değildir. Bu nedenle Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 27/11/2012 gün ve 2012/20793-24363 E.-K. sayılı bozma ilamının 2. sayfasının 2. paragrafındaki usuli kazanılmış hakka ilişkin bozma nedeninin maddi hataya ilişkin olduğu kanaatine varılmıştır. Nitekim aynı bozma ilamının 2. sayfasının 3. bendindeki “Mahkemece yapılacak iş” bölümü uyarınca yeniden alınan bilirkişi raporunda da davacının davalıdan başkaca alacağı bulunmadığı belirlendiğine göre .. TL’lik kısma ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.