Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2014/9116 E. 2015/9758 K. 14.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9116
KARAR NO : 2015/9758
KARAR TARİHİ : 14.09.2015

MAHKEMESİ : Iğdır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2014
NUMARASI : 2014/75-2014/151

Davacı İ.. B.. vekili Avukat Lokman tarafından, davalı A.. B.. mirasçıları H.. B.. aleyhine 06/05/2010 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dava, 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun kaspsamında yapılan yersiz ödemelerin tahsili istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflar vekillerince temyiz olunmuştur.
Davacı idare, ilgili yasa kapsamında davalının zarar bildiriminde bulunduğunu ve kendisine beyanı üzerine ödemeler yapıldığını ancak gelen ihbar üzerine yapılan incelemede davalının gerçekte olmayan zarar beyanına dayalı olarak devletten tazminat aldığını iddia ederek, haksız ve yersiz yapılan ödemenin davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların miras bırakanının müracaat tarihinde ölü olmasına rağmen tazminat aldıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; davanın niteliği gereği içerikte yer alması gereken temel bazı belgelerin dosya içine alınmadığı anlaşılmaktadır. Öncelikle davalının başvuru dilekçesi ve zarar beyanı ve davalının bu beyanı esas alınarak idarece kurulan zarar tespit komisyonunca yapılan keşif belgeleri ile birlikte yine idare tarafından davalının fazladan mal bildiriminde bulunduğuna dair inceleme raporuna esas keşif ve diğer belgeler tam ve eksiksiz olarak dosya içine alınmalıdır. Sayılan bilgi ve belgeler dosya içine alınıp mahkemece yapılan keşifle mukayese edilmeden, ayrıca mahkemeyi davayı kabule götüren deliller gerekçeli kararda tartışılıp değerlendirilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır.
2- Kural olarak, 818 sayılı Borçlar Kanunu 53. madde gereği; ceza mahkemesinde verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız olmayıp ceza mahkemesinin maddi vakıaların belirlenmesine ilişkin mahkumiyet kararı hukuk hakimi yönünden bağlayıcı olup taraflar yönünden kesin delil niteliği taşıyacaktır. Davaya konu olayda; açılmış bir ceza davası olup olmadığı araştırılmadan var ise ceza yargılaması sonucunda verilecek karar eldeki davayı etkileyecek nitelikte ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 165. maddesi gereğince bekletici sorun yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususun gözardı edilmesi doğru olmamıştır.
3- Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalıların zarar gören muris A.. B..’un 4721 sayılı TMK.495. maddesi kapsamında sayılan yasal mirasçıları olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre; yasal mirasçılar mirası reddetmediği sürece murise ait hak ve borçlar başkaca bir işleme gerek kalmaksızın miraşçılara intikal edecektir. Yasanın açık hükmü gereği tazminat talebine hakları olduğu gözetilmeksizin miras bırakanının müracaat tarihinde ölü olmasına rağmen tazminat aldıkları gerekçesiyle haklarında açılan davanın kabulü usul ve yasaya uygun olmamıştır.
Şu halde; mahkemece belirtilen noksanlar giderilip dosya tekemmül etmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya uygun olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1), (2) ve (3) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.