YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7712
KARAR NO : 2015/2741
KARAR TARİHİ : 09.03.2015
MAHKEMESİ : Simav Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/01/2014
NUMARASI : 2008/372-2014/36
Davacı İ.. K.. vekili Avukat Adil tarafından, davalı M.. E.. aleyhine 16/12/2008 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21/01/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, kişilik haklarının ihlali nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir kısmı kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı, davalı tarafından eşine karşı cinsel saldırıda bulunulduğu ve konut dokunulmazlığının ihlal edildiği gerekçesi ile uğramış olduğu manevi zararın tazminini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının uğradığı zarar, kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumunun gözönünde bulundurulduğu belirtilerek talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun (hak ve nasfetle) karar vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu olayda, olay tarihi, olayın oluş şekli, gelişim biçimi ve yukarıdaki ilkeler nazara alındığında hükmedilen manevi tazminat fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.