Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2014/16555 E. 2015/13544 K. 25.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16555
KARAR NO : 2015/13544
KARAR TARİHİ : 25.11.2015

MAHKEMESİ : Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/06/2014
NUMARASI : 2014/26-2014/323

Davacı C.. K.. vekili Avukat Celal tarafından, davalılar R.. K.. ve diğeri aleyhine 10/01/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istem kısmen kabul edilmiş; karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, Sabah Gazetesi’nin 25/06/2013 tarihli nüshasında ”Alçaklığın Böylesi Görülmemiştir” başlığıyla yayınlanan haber ile kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu belirterek, uğradığı manevi zararın tazminini istemiştir.
Davalılar ise, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; manevi tazminat istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi ( 818 sayılı BK 49. maddesi ) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu olayda, yayının yapıldığı tarih ve tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıda anılan ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. 25/11/2015