YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16328
KARAR NO : 2015/13676
KARAR TARİHİ : 26.11.2015
MAHKEMESİ : Erbaa Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2014
NUMARASI : 2011/327-2014/620
Davacı S.. T.. vekili Avukat Turan tarafından, davalılar K.. M.. ve diğeri aleyhine 16/05/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı K.. M.. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, K.. M.. tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı şirket tarafından komşu parsellerden toprak alındığını ve bu nedenle kendisine ait taşınmazda kayma meydana geldiğini belirterek, davalı O. Nakliyat İnşaat Hafriyat Nak. Mad. Taah. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ni hasım göstermek suretiyle maddi ve manevi tazminat talep etmiştir.
Yargılama sırasında; davalı şirketin Erbaa-Amasya karayolu genişletme ihalesini almış olması nedeniyle taşınmazlardan toprak aldığını, yol yapım işinin iş sahibinin K.. M.. olduğunu, onun da zarardan sorumluluğu bulunduğunu belirterek, idarenin davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, K.. M.. davaya dahil edilmiş, dava konusu zarardan hem davalı şirketin, hem de K.. M..’nün sorumlu olduğu gerekçesi ile tazminatın adı geçenlerden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Diğer bir söyleyişle; K.. M.. hakkında da hüküm kurulmuştur.
Davanın başında taraf olarak gösterilmeyen kişilerin, taraf yanında sonradan davaya dâhil edilmesi, taraflar arasında zorunlu dava arkadaşlığının mevcut olması durumunda mümkündür. Davalı şirket ile K.. M.. arasında zorunlu dava arkadaşlığı yoktur. K.. M.. hakkında usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığından, dâhili dava yolu ile davaya hasım olarak eklenemez. Bu nedenle hakkında hüküm kurulması doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 26/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.