YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16098
KARAR NO : 2015/15213
KARAR TARİHİ : 24.12.2015
MAHKEMESİ : İzmir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 08/07/2014
NUMARASI : 2011/675-2014/367
Davacı E.. T.. vekili Avukat Ahmet Ö..A.. tarafından, davalı A..B..aleyhine 12/12/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre
tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince;
Dava, faiz alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dışı M..S.. öldürülmesi olayı ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında .. TL’ye bloke konulduğunu, İ.. M.. 2009/393 esas, 2010/462 karar sayılı ilamı ile .. TL’nin faizsiz olarak kendisine ödendiğini, paranın faiz getirecek hesaba yatırılması gerekirken faiz yürütülmediğini belirterek maddi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, 14/04/2014 tarihli ek rapor doğrultusunda istemin kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; davaya konu paranın kime ait olduğunun tespitine ilişkin, İ..M.. 2009/393 esas sayılı dosyası üzerinden görülen davada, davacı ile dava dışı H..D.. arasında 06/12/2010 tarihinde bir protokol imzalandığı ve belirtilen davanın protokol hükümleri esas alınarak karara bağlandığı anlaşılmaktadır. Protokolde; ..TL’nin.. TL’sinin H..D.. ‘a, ..TL’sinin davacı E.. T..’a ait olduğu, .. TL’nin bankada bloke edilmesinden dolayı doğan veya doğacak faiz alacağının, protokolün imzalanması ile Halil Durmuş tarafından E.. T..’a temlik edilmiş olacağı kararlaştırılmıştır. İ.. M.. 2010/462 karar sayılı ilamı ile.. TL’nin ..TL’sinin H.. D..’a, .. TL’si ile varsa işlemiş faizlerinin E.. T..’a T.. M.. tarafından ödenmesine karar vermiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda yalnızca .. TL’nin işlemiş faizi hesaplanmıştır. Protokol uyarınca ..TL’nin işlemiş ve işleyecek faizi davacıya bırakıldığına göre, faiz hesabının bu miktar üzerinden yapılması gerekmektedir. Açıklanan nedenle mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
3- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
a) Davaya konu paraya 08/09/2003 tarihinde bloke konulmuş, İ.. M.. 24/10/2007 gün 2007/116 esas 2007/336 karar sayılı ilamı ile paranın Tereke Hakimliğine gönderilmesi ve paraya ilişkin taleplerin Tereke Hakimliğince değerlendirilmesine karar verilmiştir. Bu karar üzerine dava dışı H.. D.. tarafından Tereke Hakimliği nezdinde M.. S..terekesi ve mirasçı İ.. G..aleyhine dava açılmış ve paranın kendisine ait olduğunun tespiti ile mirasçıya ödenmemesi yönünde tedbir karar verilmesi istenilmiştir. Bu dava sırasında mirasçı İ.. G.. tarafından dava konusu para, eldeki davanın davacısı E.. T..’a temlik edilmiş, H..D..tarafından temlik alacaklısına karşı davaya devam edilmesi talep edilmiştir. Tereke Mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine, davaya İ.. M.. 2009/393 esas sayılı dosyası üzerinden devam edilmiş, sunulan sulh protokolü uyarınca 06/12/2010 tarihinde dava sonuçlandırılmış ve temyizden feragat neticesinde karar 07/12/2010 tarihinde kesinleşmiştir.
Mahkemece faiz hesabının, paranın bloke edildiği 08/09/2003 tarihinden, İ.. M.. paranın ödenmesine ilişkin kararının kesinleştiği 07/12/2010 tarihine kadar geçen süre için yapılması gerektiği benimsenerek, ek rapor alınmış ve ek rapor ile hesaplanan miktara hükmedilmiştir.
İ.. M..paranın Tereke Hakimliğine gönderilmesine dair kararından sonra, hak sahibi olan kişinin parayı teslim alamamasının nedeni, dava dışı H.. D.. ile olan mülkiyet uyuşmazlığıdır. 24/10/2007 tarihinden sonraki sürede işlemiş faizden bu uyuşmazlığın dışında bulunan davalı idarenin sorumlu tutulması mümkün değildir. Faiz hesabının paranın bloke edildiği 08/09/2003 tarihi ile 24/10/2007 tarihi arasında geçen süre için yapılması gerekirken, aksi yönde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
b) Davaya konu paraya, kasten adam öldürme ve nitelikli yağma suçlarından yürütülen soruşturma sırasında bloke konulmuş olup bloke kararının verildiği tarih itibari ile paranın kime ait olduğu belli değildir. Paraya suça konu olması ve hesap sahibi olan kişiye ödenmemesi amacıyla bloke konulduğu gözetildiğinde, olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı B.. K.. 43. maddesi uyarınca faiz alacağı miktarından uygun bir miktar hakkaniyet indirimi yapılmalıdır. Bu yön gözetilmeksizin hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına, (3-a-b) numaralı bentlerde gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.