YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15536
KARAR NO : 2015/12868
KARAR TARİHİ : 12.11.2015
Davacı İçişleri Bakanlığı vekili Avukat İ.. tarafından, davalı A.. Y.. aleyhine 26/12/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/09/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının 18/11/2013 tarihinde sürücüsü olduğu ekip arabası ile dur ikazına uymayan bir aracı takip ederken direksiyon hakimiyetini kaybedip aracın yoldan çıkmasına ve hasar görmesine neden olduğunu belirterek oluşan zararın tazminini istemiştir.
Davalı, olay tarihinde şüphe üstüne durdurmak istedikleri bir aracın trafik güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde kaçmaya başlaması üzerine aracı takip etmeye başladığını, tehlikeli şekilde ilerleyen aracın oluşturduğu toz ve mucur nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, kazada bir kusurunun olmadığını ve görevini yaptığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda istem kısmen kabul edilmiştir.
Dosya kapsamından; polis memuru olan davalının olay tarihinde şüphe üzerine durdurulmak istenen ancak kaçmaya başlayan bir aracı takibe başladığı, bu sırada takip edilen aracın süratli oluşu ve yol durumu nedeniyle kullandığı ekip aracının yoldan çıktığı ve sonucunda araçta hasar meydana geldiği anlaşılmaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Aynı kanunun 63. maddesi uyarınca; kanunun verdiği yetkiye dayanan ve bu yetkinin sınırları içinde kalan bir fiil, zarar yol açsa bile hukuka aykırı sayılmaz. Davaya konu olayın yukarıda açıklanan gelişimi dikkate alındığında; polis memuru olan davalı görevi gereği şüpheli bir aracı takibe koyulmuştur.Görevini yerine getiren davalının eylemi sonucu bir zararın ortaya çıktığı açık ise de; davalının hukuka aykırı bir fiil işlediği sonucuna varılamaz. Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek istemin reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulü doğru görülmemiş ve bu yön bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.