Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2014/15530 E. 2015/12396 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15530
KARAR NO : 2015/12396
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

MAHKEMESİ : Malatya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/07/2014
NUMARASI : 2014/142-2014/970

Davacı T.. T.. tarafından, davalılar C.. K.. ve diğerleri aleyhine 19/02/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil (hakaret) nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ile davalılardan V.. Ş.. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalılardan V.. Ş..’in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalılardan V.. Ş..’in diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız fiil nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; karar, davacı vekili ile davalılardan V.. Ş.. tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı, davalılardan C.. K.., F.. K.. ve Z.. P.. vekilleri olan diğer davalı V.. Ş.. tarafından aleyhine Malatya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/393 Esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptali ve tescil davasında 30.09.2013 tarihli cevaba cevap dilekçesinde kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu belirterek manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalılar C.. K.., F.. K.. ve Z.. P.. yönünden davanın reddine, avukat olan diğer davalı V.. Ş.. yönünden ise davacının kişilik haklarının ihlal edilmiş olduğu kabul edilerek manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu olan olayda; olay tarihi, olayın gelişim şekli ile yukarıdaki ilkeler gözönüne alındığında, hükmedilen manevi tazminat fazladır daha alt düzeyde tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalılardan V.. Ş.. yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalılardan V.. Ş..’in diğer temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenle reddine ve temyiz eden davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.