Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2014/15100 E. 2015/12874 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15100
KARAR NO : 2015/12874
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Davacı H.. Y.. vekili Avukat F.. tarafından, davalı K.. Ş… aleyhine 15/11/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Diğer temyiz itirazına gelince;
Dava, haksız el atma sonucu uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, hidroelektrik santrali inşası sırasında gerçekleştirilen hafriyat çalışmaları nedeni ile dava konusu taşınmaza zarar verildiğini belirterek maddi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının taşınmazına zarar verilmediğini belirterek davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporları doğrultusunda istem kısmen hüküm altına alınmıştır.
Dosya kapsamından; davaya konu taşınmaz üzerindeki malzemelerin kaldırılması için gerekli masraflar toplamının hesaplandığı ve mahkemece bu bedele hükmedildiği anlaşılmaktadır. Tazminat sorumluluğunun kapsamı, gerçek zarar ile sınırlı olup; zarar da, haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktan ibarettir. Dava konusu olayda, taşınmaza dökülen malzemeler nedeniyle taşınmazın aynına zarar verilmiş olup; zarar miktarının, taşınmazın sürüm (rayiç) değerini geçmemesi gerekir. Şu durumda, taşınmazın sürüm (rayiç) değerinin belirlenmesi; eski hale getirme masrafları ile kıyaslanması ve az olan miktara hükmedilmesi gerekir. Şayet taşınmazın rayiç bedeli eski hale getirme bedelini aşmıyorsa, taşınmazın mülkiyetinin davacıda kalmaya devam edeceği gözetilerek rayiç bedelden uygun bir indirim de yapılmalıdır. Mahkemece açıklanan olgular gözetilmeden eksik incelemeyle hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.