Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2014/14990 E. 2015/12464 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14990
KARAR NO : 2015/12464
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

MAHKEMESİ : Sivas 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/02/2014
NUMARASI : 2013/62-2014/70

Davacı T.. A.. vekili Avukat Feridun tarafından, davalı A.. E.. ve diğerleri aleyhine 11/02/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 07/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava; usulsüz kredi kullandırılmasından dolayı uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı T.C. Ziraat Bankası Sivas Şubesi’nde görevli olan davalıların, mevzuat ve genelgelere aykırı hareket ederek usulsüz kredi kullandırmalarından dolayı bankanın uğradığı zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar, kredilerin verilmesi sırasında kusurları olmadığını ve zarar doğmadığını beyanla istemin reddini savunmuşlardır.
Yerel mahkemece, dava konusu kredilere ilişkin başlatılan icra takiplerinin aciz vesikasına bağlanmamış olması nedeni ile tahsil imkanı olup olmadığının belli olmadığı, davacının, davalı personeline rücu imkanının dava tarihi itibari ile doğmadığı kanaati ile istemin reddine karar verilmiştir.
Davalıların, davaya konu edilen kredilerin verildiği dönemde, davacı bankanın Sivas Şubesi’nin çalışanı ve kredilerden sorumlu olan personel oldukları taraflar arasında ihtilaf konusu değildir. Verilen kredilerdeki usulsüzlüklerden dolayı, haklarında idari soruşturma yapıldığı ve dava dışı kişiler hakkındaki yargılamanın ise devam etmekte olduğu anlaşılmaktadır.
Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6098 sayılı Borçlar Yasası’nın 61. maddesi uyarınca, haksız eylemin ve bunun sonucunda doğan zararın birden fazla kişi tarafından meydana getirilmesi durumunda zarar gören, dilediği takdirde eyleme katılanların birisinden veya birkaçından veyahut tamamından zincirleme olarak sorumlu tutulmalarını isteme hakkına sahiptir. Bu nedenle davacı banka, asıl kredi borçluları ile birlikte kredilerin verilmesinde kusurları olduğunu iddia ettiği personelinden tahsilde tekerrür olmamak üzere alacağını isteme hakkına sahip olup, mahkemenin yanılgılı gerekçe ile davayı reddetmesi doğru olmamıştır.
Şu durumda, dava konusu edilen kredilerden dolayı dava dışı kişiler hakkında devam etmekte olan kamu davasının sonucu araştırılmalı, davalıların kredilerin verilmesi sırasındaki bankadaki görevleri gözetilerek bankanın kredi kullandırılmasına ilişkin usul ve esasları çerçevesinde kusurları araştırılıp, gerekirse uzman bilirkişi görüşüne başvurularak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, istemin zararın doğmadığı gerekçesi ile reddi doğru olmayıp kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 05/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.