Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2014/13407 E. 2015/10713 K. 05.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13407
KARAR NO : 2015/10713
KARAR TARİHİ : 05.10.2015

MAHKEMESİ : Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/03/2014
NUMARASI : 2013/658-2014/112

Davacı K.. G.. tarafından, davalı M.. M.. aleyhine 02/12/2013 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/03/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, halen Türkiye Büyük Millet Meclisinde görev yapan milletvekili olduğunu, davalının da aynı sıfatla görev yaptığını, meclis çalışmaları sırasında davalının hakaret yoluyla kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalı, hakaret derecesine varmayan söylem ve tepkisini davacının tahriki karşısında dile getirdiğini, tahrikin tepkiden güçlü olması durumunda manevi tazminata hükmedilmemesi gerektiğini, beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalı tarafından sarf edilen sözlerin davacının kişilik haklarını ihlal eder nitelikte olduğu gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir.
Davaya konu olay; meclis çalışmaları sırasında meydana gelmiştir. Mahkemece tazminata gerekçe gösterilen sözlerin sarfedilmesinden önce davacının meclis kürsüsünden yaptığı açıklamalar ve kullandığı sözler üzerine davalı da değer yargısı içeren söylemiyle cevap vermiştir.
Şu halde; davalı tarafça kullanılan ve mahkemece tazminat verilmesine gerekçe sayılan ifadeler, eleştiri mahiyetinde olup davalının değer yargısını içermektedir. Yerleşmiş Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi uygulamasına göre değer yargısının aksinin kanıtlanması olanaksız ya da zor olup kişilik haklarına saldırı niteliğinde kabul edilemez. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilerek istemin tümden reddedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.