Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2012/440 E. 2012/4658 K. 22.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/440
KARAR NO : 2012/4658
KARAR TARİHİ : 22.03.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı-karşı davalı … tarafından, davalı-karşı davacı … aleyhine 15/04/2010, karşı davacı … tarafından karşı davalı … aleyhine 13/08/2010 gününde verilen dilekçelerle haksız eylem nedeniyle tazminatın dava ve birleşen dava ile istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın zamanaşımından reddine dair verilen 04/11/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı-karşı davacı … vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası’na 5236 sayılı yasa ile eklenen ek 4. madde gereğince HUMK’nun 427. maddesi uyarınca temyize konu bölümünün 1.540,00 TL’yi geçmemesi durumunda karar kesindir. Somut olayda temyize konu olan tutar, bu düzeye ulaşmadığından davalı-karşı davacı …’ın davaya yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalı-karşı davacının, karşı davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan zararın dava ve birleşen karşı dava ile tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, karşı dava reddedilmiş, kararı davalı-karşı davacı … temyiz etmiştir.
Karşı davacı (davalı), davacının karşı davalı kendisini tehdit etmesi ve hakarette bulunması nedeniyle manevi tazminat istemiştir.
Davalı zamanaşımı def’inde bulunmuştur.
Yerel mahkeme, bir yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan birleşen karşı davayı zamanaşımından reddetmiştir.
Davalı-karşı davacı 02/05/2009 tarihinde kendisine tehdit ve hakarette bulunulduğunu belirterek manevi tazminat istemiştir. Dava, 13/08/2010 tarihinde açılmıştır. Borçlar Kanunu 60. maddesinde haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarının fiil ve faili öğrenmeden itibaren bir yıl içinde açılacağı genel bir hüküm olarak benimsenmiştir. Ancak eylemin aynı zamanda suç oluşturması durumunda adı geçen madde gereği, ceza zamanaşımı süresi uygulanacaktır. Dava konusu eylemin suç teşkil ettiği ve Türk Ceza Kanunu 66/1. maddesi gözetildiğinde ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Şu durumda yerel mahkemece birleşen karşı davanın esasına girilmek ve varılacak sonuca göre karar vermek gerekirken yanlış değerlendirme ile zamanaşımı nedeniyle red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan karşı davaya yönelik kararın yukarıda 2 nolu bentte gösterilen nedenlerle karşı davacı (davalı) … yararına BOZULMASINA, karşı davacının (davalı) asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.