Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2011/15723 E. 2012/366 K. 17.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/15723
KARAR NO : 2012/366
KARAR TARİHİ : 17.01.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … AŞ. vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 16/03/2011 gününde verilen dilekçe ile el atmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/11/2007 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız eylem nedeni ile men’i müdahale ve tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece tazminat isteminin bir bölümü kabul edilmiş, karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dışı kişiden kiraladığı taşınmaz üzerine kule baz istasyonu kurmak için inşaat çalışmalarına başladığını, davalı belediyenin 19.02.2007 günü kulenin beton ayaklarını kırarak müdahalede bulunduğunu ileri sürerek, haksız müdahalenin önlenmesi ile tazminat ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Yerel mahkemece, dava tarihinden önce alınan ihtiyati tedbir yoluyla müdahalenin menine karar verilmiş olup, yeni bir müdahale olmadığından bu yöndeki istem hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tazminat isteminin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir.
Davalı … bir kamu tüzel kişisidir. Anılan tüzel kişiliğin eylem ve işlemleri de kamusal nitelikte olup kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. İstemin ileri sürülüş ve olayın gerçekleşme biçimine göre davanın anılan davalıya yöneltilmesinin nedeni Belediye’nin eylem ve işlemleri çerçevesinde davacıya ait kule baz istasyonunun beton ayaklarını yıkmasıdır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince bu tür istemlerin tam yargı davası olarak idari yargı yerinde açılacak davada ileri sürülmesi gerekir. Uyuşmazlığın, men’i müdahaleye ilişkin bölümünün temyiz konusu olmadığı da gözetilerek çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu benimsenip yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeni ile dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının tüm, davalının öteki temyiz itirazlarının şimdiden incelenmesine yer olmadığına ve temyiz eden davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.