Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2011/1315 E. 2012/3499 K. 06.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1315
KARAR NO : 2012/3499
KARAR TARİHİ : 06.03.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 24/06/2009 gününde verilen dilekçe ile rücuen alacak istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 03/11/2010 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 06/03/2012 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asil … ve vekili Avukat … ile karşı taraftan davacı hazine vekili Avukat … geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, olay tarihinde … Devlet Hastanesi başhekimi olan davalının ita amiri olarak hastanenin röntgen cihazlarının bakım ve onarım işini üstlenen dava dışı şirkete ödenmesi gereken fatura bedellerinin zamanında ödenmesini sağlamayarak davacının işlemiş faiz, yargılama gideri ve icra giderlerinden oluşan fazla miktarda ödeme yapmasına neden olduğu iddiasıyla ödenen fazla kısmın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece istem kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir.
Dosya kapsamına göre davalının başhekimlik görevini altı ay gibi kısa bir süre yapması, satın alma komisyon kararının imzalanmasında ilgili sayman ve bir kısım üyelerin de imzalarının olmamasının ita amiri davalının ödemeye olur vermesinde tereddütüne yol açması gibi nedenler gözetilerek BK’nun 43. maddesi uyarınca tazminat miktarından uygun bir indirim yapılmalıdır. Mahkemenin bu yönü gözetmeden zararın tamamından davalıyı sorumlu tutması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın (2) nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA; davalının öteki itirazların ilk bentteki nedenlerle reddine ve temyiz eden davalı yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/03/2012 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
(M) (M)
KARŞI OY YAZISI
Davacı vekili, … Devlet Hastanesi elektronik cihazlarının bakım ve onarımını yapan … Medikal (…) tarafından, muhtelif tarih ve rakamlı fatura bedellerinin tahsili için yapılan icra takibine, hastanenin o tarihteki başhekimi ve ita amiri olan davalının itiraz etmesi nedeniyle Hazine zararının oluştuğunu iddia ederek, bu zararın davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili ise, davalının 30/07/2002 tarihinde başhekim olarak göreve başladığını ve 04/02/2003 tarihinde bu görevin son bulduğunu, yaklaşık 6 ay bu görevde kaldığını, davaya konu toplam 5 adet faturadan 4 adetinin tarihinin kendisinden önceki döneme ait olduğunu, fatura bedellerinin ödenebilmesi için muayene komisyonu ve satın alma komisyonu kararlarının bulunması gerektiğini, bu faturalarla ilgili satın alma komisyonu kararlarının ise, faturaya konu bu hizmet yapılmadan önce davalıdan önceki yönetim tarafından alınması gerektiğini oysa böyle bir kararın alınmadığını, davalının bu eksikliği gidermek için çalıştığını ancak, satın olma komisyonu üyelerinin kararı imzalamadıklarını, bu durumda ödeme yapması halinde davalının sorumluluğunun doğacağını, bu nedenlerle davalının kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece 17/06/2010 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak dava kabul edilmiştir.
Mahkemenin hükmüne dayanak yaptığı bilirkişi raporu yetersiz olup, denetime elverişli değildir. Bilirkişi raporunda davalının savunmasında belirttiği hususlar irdelenmemiş; davalının neden kusurlu olduğu ve kusur oranının ne olduğu açıklanmamıştır. Ayrıca ihale süreci ve bu süreçteki eksiklikler ile bu eksiklerin kim ya da kimlerin kusuru sonucu oluştuğu hususları incelenmemiştir.
Şu durumda mahkemece yeni bir bilirkişi raporu alınarak, davalının savunmasında belirttiği hususların bu raporda incelenmesi sağlanmalı ve davaya konu zararda kim ya da kimlerin ne oranda kusurlarının bulunduğu saptanmalı ve varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme sonucu karar verilmiş olduğundan kararın bu nedenle bozulması gerekir.
Açıklanan nedenlerle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz. 06/03/2012