Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2010/12487 E. 2012/454 K. 18.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12487
KARAR NO : 2012/454
KARAR TARİHİ : 18.01.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı T.C İçişleri Bakanlığı aleyhine 10/12/2007 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13/07/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, trafik kazasında yaralanan davacının işgöremezlik tazminatı ile manevi tazminat talebinden ibarettir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya arasında mevcut bilgi ve belgelerden; davalı kurumun işleteni olduğu aracın sürücüsü dava dışı jandarma erinin kusuru ile meydana gelen tek taraflı trafik kazasında aynı araçta bulunan jandarma personeli davacının, sürekli malul kalacak derece yaralandığı, davacıya 2330 kanun hükümleri gereğince ve yine aracın sigorta şirketince ödemeler yapıldığı anlaşılmıştır.
a-2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun’nun 6. maddesi gereğince ödenen nakdi tazminat, uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığı olup ödenen bu tazminat mahkemelerce, sorumlu kurumların ödemekle yükümlü tutulacakları tazminat hesabında gözetilir.
Manevi tazminatın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince manevi zarar karşılığı olarak istenebilecek manevi tazminat bölünerek istenemeyecektir. Davacı tarafın maruz kaldığı manevi zarar nakdi tazminatın bir kısmı ile karşılandığından artık aynı olay nedeniyle yeniden manevi tazminat istenemeyeceğinden, mahkemece manevi tazminat isteminin tümden reddedilmemiş olması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
b-Davacı yararına kabul edilecek işgöremezlik tazminatı miktarı tespit edilir iken; davalı kurum tarafından 2330 sayılı kanun hükümleri gereğince ödenen tazminatın bir kısmının maddi zararın karşılığı ödendiği kabul edilip mahsup edilmeli, sonra da dava dışı sigorta şirketi tarafından ödenen tazminat, ödeme gününden itibaren güncellenerek mahsup edilmelidir. Somut olayda dava dışı sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan ödemenin ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Şu durumda mahkemece sigorta tarafından yapılan
ödemenin tarihi tespit edilip şartları var ise ödenen miktarın güncellenip mahsup edilmesi gerekir iken davacının mücerret beyanına itibar edilmesi doğru bulunmamış, kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda 2 nolu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının 1 nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine 18/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.