Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2010/11441 E. 2012/393 K. 18.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/11441
KARAR NO : 2012/393
KARAR TARİHİ : 18.01.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … mirasçıları vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 07/03/2005 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/03/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince:
Dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir.
Yerel mahkemece, istemin kısmen kabulüne dair verilen karar, davacılar tarafından temyiz olunmuştur.
a)Davacı …, davalının sevk ve idaresindeki aracın çarpması sonucu dosya içerisinde bulunan … Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen rapor içeriğine göre, sol tibia fibula kırığı olacak şekilde yaralandığı, yargılama devam ederken öldüğü, yasal mirasçılarının davaya devam ettiği anlaşılmaktadır.
Davacı dava dilekçesinde yaralanması nedeniyle uğradığı geçici iş göremezlik zararının ödetilmesini istemiştir. Geçici iş göremezlik zarar hesabı, vücut bütünlüğü zarar gören kişinin tıbben şifa bulacağı süre esas alınarak belirlenir. Yerel mahkemece, davacının tıbben şifa bulacağı süre belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken iş ve güçten kalma süresine göre belirlenen zarar tutarına karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
b)Dosya içerisinde bulunan 15/1/2010 tarihli bilirkişi raporunda; davacıya ait tedavi gideri hesaplanırken toplama hatası yapılarak 867 TL yerine 467 TL olarak yazıldığı, bu raporun mahkemece hükme esas alındığı anlaşılmaktadır. Yerel mahkemece, hüküm kurmaya elverişli bulunmayan bilirkişi raporu benimsenerek davacı zararına olacak şekilde daha az tutara karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a,b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA, davacıların diğer temyiz itirazlarının (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.