Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2023/9395 E. 2023/25719 K. 14.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/9395
KARAR NO : 2023/25719
KARAR TARİHİ : 14.12.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2018/76 E., 2022/575 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düşme

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yargıtay 4. Ceza Dairesince verilen bozma kararı üzerine Yerel Mahkemece sanığın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, dördüncü fıkrası, 43 üncü, 129 uncu ve 62 nci maddeleri uyarınca 10 ay 27 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmedilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği, suçun sübuta ermediğine, sanığın lehine olan hükümlerin de uygulanmadığına, bu nedenle hükmün bozulması talebine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, haklarındaki hükümler daha önce kesinleşen diğer sanıklarla birlikte, sokak üzerinde ve devamında karakolda birden fazla polis memurunu hedef alarak sinkaflı sözlerle hakarette bulunduğu Yerel Mahkemece kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve dördüncü fıkrası uyarınca belirlenecek cezasının türü ve üst haddine göre, aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan dava zamanaşımı öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. Bozma kararı öncesi zamanaşımını son kesen işlem olan mahkumiyet hükmünün kurulduğu 07.06.2013 tarihine göre, bozma sonrası verilen karar tarihinden önce 8 yıllık olağan dava zamanaşımının gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkeme kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.12.2023 tarihinde karar verildi.