YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2193
KARAR NO : 2023/18804
KARAR TARİHİ : 23.05.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/947 E., 2022/1257 K.
SUÇ : Hakaret
KARAR : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkeme kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin ikinci fıkrası delaletiyle birinci fıkrası uyarınca 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle de hükmün aynen açıklanmasına kesin olarak karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.03.2023 tarihli ve KYB-2022/138239 sayılı Tebliğname’si ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin;
” Hakaret suçunun mağdurunun, belirli veya belirlenebilir kişi olması zorunluluğunun bulunması, belirli ve sınırlandırılmamış kişi topluluğuna karşı söylenen sözlerin bu suç kapsamında değerlendirilemeyecek olması, sanığın … hesabında yazdığı “ Eyy eğitim bir senciler. … Lakin siz önce yediğiniz b… bi temizleyin. …” biçimindeki sözlerin sınırlandırılmamış ve belirlenmemiş kişi topluluğuna yönelik olması, söylenen sözlerin kime söylendiğinin ve TCK nın 126. maddesinde belirtildiği üzere duraksamaya yol açmayacak bir şekilde katılanın şahsına yönelik olduğunun anlaşılamaması karşısında, matufiyet şartı gerçekleşmeyip hakaret suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, kanuni olmayan gerekçeyle hükümlülük kararı verilmesi yasaya aykırı görülmüştür.” şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci fıkrası: “(1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden … veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir.”
Aynı Kanun’un 126 ncı maddesi ise: “Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.”
Hükümlerini içermektedir.
İnceleme konusu hükümde, sanığın … üzerinden yazdığı mesaj içeriğinde muhatabın isminden söz edilmemesi ve kim olduğunun da bilinmemesi, sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 126 ncı maddesinde de belirtildiği üzere duraksamaya yol açmayacak bir şekilde mağdurun şahsına yönelik olduğunun anlaşılamaması karşısında, matufiyet şartının olayda gerçekleşmediği, bu itibarla, hakaret suçunun unsurlarının somut olayda oluşmadığı gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Yerel Mahkeme kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dava dosyasının Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
23.05.2023 tarihinde karar verildi.