Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2023/14548 E. 2023/25155 K. 05.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/14548
KARAR NO : 2023/25155
KARAR TARİHİ : 05.12.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/995 E., 2016/101 K.
SUÇLAR : Hakaret, tehdit, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, düşme
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 Sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu kararı ile sanık hakkında;
1. Kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının (c) bendi, 62 nci ve 52 nci maddeleri uyarınca 3.740 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve cezanın 15 eşit taksitte ödenmesine,
2. Hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ile dördüncü fıkrası, 62 nci ve 52 nci maddeleri uyarınca 7.080 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve cezanın 20 eşit taksitte ödenmesine,
3. Tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 73 üncü maddesinin dördüncü fıkrası ile 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davasının düşürülmesine,
Karar verilmiştir.
Tebliğnamede sanık hakkında tehdit suçundan verilen düşme kararının onanması yönünde görüş bildirilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafinin temyiz isteği; katılanın sağlık ocağında çalıştığına ve kamu görevlisi sıfatına haiz olmadığı göz önünde bulundurulmadan hükümler kurulduğuna, sanığın üzerine atılı suçlardan beraat etmesi gerektiğine, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Mağdurun aile hekimi olarak görev yaptığı, sanığın kızını muayene ettirmek için mağdurun odasına girdiği, mağdurun bebeği muayene ettiği teşhise ilişkin aralarında tartışma çıktığı, mağdurun sağlık merkezinin koridoruna çıktığı, bu sırada, sanığın mağdura “… çocuk olmasa sana gösterirdim, bu iş burada bitmedi, senin aileni sinkaf edeceğim, oro.pu çocuğu, buradan bir yere ayrılma…” dediği, Mahkemece, tehdit suçunu oluşturan sözlerin sair tehdit suçunu oluşturması nedeniyle şikâyetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verildiği, diğer sözlerin ise hakaret suçuna vücut verdiği, mağdurun kamu görevini ifa ettiği sırada anlatılan eylemin gerçekleştirilmiş olması nedeniyle şikâyete tabi olmadığı, ayrıca tartışmanın devamında sanığın mağdurun sırtına yumrukla vurduğu, mağdurun yere düştüğü, tanık S.G. ile kimliği tespit edilemeyen diğer kişilerin araya girmesi neticesinde kavganın aralandığı, sanığın eylemi nedeniyle mağdurun basit tıbbı müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı, mağdurun kamu görevlisi olması nedeniyle suçun şikâyete tabi olmadığı, bu şekilde gerçekleşen eylemleri ile sanığın kamu görevlisine hakaret ve kasten yaralama suçlarını işlediği, mağdur beyanı, tanık anlatımları, adli muayene raporu ile dosya içerisinde bulunan tüm bilgi ve belgelerle sabit olduğu kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
Aşağıda (B) bendinde açıklanan nedenle tebliğnamedeki sanık hakkında tehdit suçundan verilen düşme kararının onanması yönündeki görüşe iştirak edilmemiştir.
A. Hakaret ve Kasten Yaralama Suçları Yönünden
Olay ve Olgular başlıklı bölümde belirtilen deliller ile Mahkemenin oluşa dair kabulü karşısında, sanık hakkında hakaret ve kasten yaralama suçlarından verilen mahkûmiyet hükümlerinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Sanığa yükletilen hakaret ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.
B. Tehdit Suçu Yönünden
1. Mağdurun sanık hakkındaki şikâyetinden vazgeçtiğini beyan etmesi karşısında, takibi şikâyete bağlı olan 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde düzenlenen tehdit suçuna ilişkin, anılan Kanun’un 73 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca sanığa, şikâyetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonucuna göre kamu davasının düşmesine karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekliliğinin gözetilmemesi,
2. 5237 sayılı Kanun’un 73 üncü maddesinin dördüncü fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davasının “düşmesi” yerine “düşürülmesine” karar verilmesi, hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR
A. Hakaret ve Kasten Yaralama Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararında herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafinin temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKÜMLERİN, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. Tehdit Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
05.12.2023 tarihinde karar verildi.