YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/12581
KARAR NO : 2023/23576
KARAR TARİHİ : 01.11.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/764 E., 2016/137 K.
SUÇLAR : Mühür bozma, hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Beraat, mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık, katılan vekili
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemenin kararı ile sanık hakkında;
1. Mühür bozma suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) ve (e) bentleri uyarınca ayrı ayrı beraat kararları verilmiştir.
2. Hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ile dördüncü fıkrası, 43 üncü, 62 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca neticeten 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca neticeten 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Katılan vekilinin temyiz isteğinin, sanığın üzerine atılı mühür bozma suçunun şekli suç olduğuna, dosya içerisinde bulunan mühürleme ve mühür bozma tutanakları ile tanık beyanları da dikkate alındığında Yerel Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna ve resen tespit edilecek sebeplerle hükümlerin bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
2. Sanığın temyiz isteğinin, görevlilerin kendisini evinin önünde darp etmelerinin dikkate alınmadığına, kimseye hakarette bulunmadığına ve direnmediğine, hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının yanlış olduğuna, beraat etmesi gerektiğine bu sebeplerle hükümlerin bozulması talebine yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın borcundan dolayı su saatinin 04.08.2015 tarihinde katılanlar … A. ve …. A. tarafından düzenlenen tutanak doğrultusunda aparat takmak suretiyle kullanıma kapatıldığı, 20.08.2015 tarihinde sanığın evine başka bir mühürleme işinden dolayı gelindiğinde apartın söküldüğünün tespit edildiği, ancak Yerel Mahkemece sanığın 04.08.2015 tarihli eylemi yönünden yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu, 20.08.2015 tarihli eylemi yönünden ise atılı suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmadığı, bunun yanı sıra sanığın 20.08.2015 tarihinde evine başka bir mühürleme işinden dolayı gelindiğinde katılan … A’nın su sayacını söktüğü sırada sanığın yanlarına geldiği, sökülen saati …A.’nın elinden almaya çalıştığı ve yumruk attığı, diğer katılan … Ş.’yi kolundan yaraladığı, katılanlara ”Siz kimsiniz benim saatimi sökemessiniz en yetkili kimse onu çağırın o gelsin şerefsizler it herifler p…ler’.’ şeklinde hakarette bulunduğu, katılanların arabaya bindikleri sırada arabayı salladığı, sanığın bir anlık dalgınlığından yararlanan katılanların olay mahallinden ayrılıp kuruma geldikleri, arkalarından sanığın gelerek işyerinin önünde ”Şerefizler, p…ler, adi herifler.” şeklinde hakaretlere devam ettiği Yerel Mahkemece kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Katılan Vekilinin Mühür Bozma Suçundan Kurulan Beraat Hükümlerini Temyizinde
Sanığın 04.08.2015 tarihli mühür bozma eylemi ile alakalı olarak dosya kapsamında mühürleme tutanağının bulunmadığı, 20.08.2015 tarihli eylem için ise; dosya arasındaki aynı tarihli tutanak ile su sayacının aparatlanıp kelebek mühür ile mühürlendiğinin belirtilmesine karşın tutanak tanığı olan C. T.’nin duruşmadaki beyanı ve 20.08.2015 tarihinde sanığın abonesi olduğu saatin söküldüğüne dair tutanak ve beyanlar birlikte değerlendiriliğinde Yerel Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Sanık Hakkında Hakaret ve Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçlarından Kurulan Mahkumiyet Hükümlerinin Temyizinde
1. Sanığın Temyiz Sebepleri Yönünden
Katılanların aşamalarda değişmeyen anlatımları, sanık savunması, olay tuanağı ve tanık beyanları ile katılanlar … Ş. ve … A.’nın adli muayene raporları, olayın meydana geliş şekli ile tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde; sanığın üzerine atılı hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarını işlediğine ve mükerrir olan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına dair Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
2. Sair Yönlerden
Sanığa yükletilen hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanun’a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanığın görevi yaptırmamak için direnme eylemini, birden fazla görevliye karşı gerçekleştirmesine karşın, 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı anlaşılmış,
Sair yönlerden yapılan incelemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık ve katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle HÜKÜMLERİN, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
01.11.2023 tarihinde karar verildi.