Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2023/12299 E. 2023/21591 K. 26.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/12299
KARAR NO : 2023/21591
KARAR TARİHİ : 26.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/85 E., 2021/296 K.
SUÇ : Hakaret
KARAR : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Sesli yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret suçundan sanık … hakkında basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle yapılan yargılama sonunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 251 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince 1 ay 26 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Bursa 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.03.2021 tarihli ve 2021/85 Esas, 2021/296 Karar sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 16.06.2023 gün ve 2023/57489 sayılı Tebliğname’si ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin;
“1-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58/4 üncü maddesindeki “Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeye nazaran, sanığın tekerrüre esas alınan Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/11/2017 tarihli ve 2016/857 esas, 2017/789 Karar sayılı kararının taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçuna ilişkin olduğu ve tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, hükmolunan cezanın yazılı şekilde mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesinde,
2- 5237 sayılı Kanun’un 58/4 üncü maddesi gereğince kasıtlı suçlarla taksirli suçlar arasında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmaması karşısında, sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas alınan karara ilişkin suçun taksirle işlemiş olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, anılan Kanun’un 58/3 üncü maddesiuyarınca hakaret suçundan dolayı mahkûmiyet kararı verilirken seçimlik cezalardan hapis cezasına hükmedilmesinde,
3- Dosyada mevcut adli sicil kaydının incelenmesinde sanığın mükerrir olmamasına rağmen, 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi gereğince hakkında tekerrür uygulanmasını gerektirecek kasıtlı suçtan mahkûmiyeti bulunduğu gerekçesi ile sanık hakkında 5271 sayılı Kanun’un 231 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50 ile 51 inci maddelerinin uygulanmamasına karar verilmesinde, ”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi;
“(1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi hâlinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez.
(2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı;
a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl,
b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet hâlinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl,
Geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.
(3) Tekerrür hâlinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur.
(4) Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz.
(5) Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.
(6) Tekerrür hâlinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır.
(7) Mahkûmiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir.
(8) Mükerrirlerin mahkûm olduğu cezanın infazı ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması, kanunda gösterilen şekilde yapılır.
(9) Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin, itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi veya örgüt mensubu suçlu hakkında da uygulanmasına hükmedilir. ” biçimindedir.
Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyası değerlendirildiğinde; tekerrüre esas alınan karara ilişkin suçun taksirle işlenmiş olması, 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kasıtlı suçlarla taksirli suçlar arasında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı ve sanığın adli sicil kaydında başkaca tekerrüre esas hükümlülüğünün bulunmaması karşısında; anılan hükümlülüğün tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, seçimlik cezalar içeren hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca hapis cezasının tercih edilmesi, 5237 sayılı Kanun’un 50 nci ve 51 inci; 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddelerinin uygulanmamasına karar verilmesi, cezanın aynı Kanun’un 58 inci maddesinin altıncı maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi ve cezaların infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Bursa 16. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.03.2021 tarihli 2021/85 Esas, 2021/296 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. Kararlardaki hukuka aykırılığın aynı Kanun maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi gereğince Yargıtay tarafından giderilmesi gerektiğinden;
a. Sanık …’ün şikâyetçi …’a yönelik hakaret ettiği anlaşıldığından eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 125/2 nci maddesi yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 125/1 inci maddesi uyarınca suçun işleniş biçimi ve özelliklerine göre, seçimlik cezalardan adli para cezasının tercihi ile birlikte sanığın eylemleri itibariyle suçun işleniş biçimine göre alt sınırdan takdiren 90 gün ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
b. Sanığa verilen cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri göz önünde bulundurularak 5237 sayılı Kanun’un 62/1 inci maddesi uyarınca takdiren 1/6 oranında indirim yapılarak sanığın 75 gün ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
c. Sanık hakkında duruşma yapılmaksızın basit yargılama usulü ile dosya üzerinden karar verilmiş olması nedeniyle 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesi ile değişik CMK’nın 251/3 maddesi gereğince sonuç cezasından 1/4 oranında indirim yapılarak 56 gün ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,
d. 5237 sayılı Kanun’un 52/2 nci maddesi gereğince sanığın ekonomik ve şahsi durumu dikkate alınarak her bir günü takdiren 20 TL’den olmak üzere 56 gün karşılığı olarak sanığın NETİCETEN 1120,00 TL ADLİ PARA CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
Sanığın ekonomik ve şahsi hali nazara alınarak sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52/4 üncü maddesi gereğince birer aylık ara ile 10 eşit taksit halinde ödenmesine,
e. Sanığa verilen cezadan nedenleri bulunmadığından başkaca artırım ve indirim yapılmasına yer olmadığına,
f. Kasıtlı suçtan mahkûmiyeti bulunmasa da adli sicil kaydı dosyaya yansıyan kişiliği de dikkate alınarak sanığın bir daha suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaat oluşmadığından takdiren 5271 sayılı Kanun’un 231 inci ile 5237 sayılı Kanun’un 50 ve 51 inci maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına,
İnfazın bu miktarlar üzerinden yapılmasına, 5237 sayılı Kanun’un 58 inci ve 53 üncü maddelerinin uygulanmasına ilişkin kısımların hükümden çıkarılmasına kararda yer alan diğer hususların olduğu gibi bırakılmasına,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

26.09.2023 tarihinde karar verildi.