Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2023/12281 E. 2023/23236 K. 26.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/12281
KARAR NO : 2023/23236
KARAR TARİHİ : 26.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/671 E., 2023/118 K.
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düşme

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Yerel Mahkemenin 06.07.2004 tarihli ve 2004/270 Esas, 2004/642 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (765 sayılı Kanun) 258 inci ve 456 ncı maddelerinin ilk fıkraları, 271 inci ve 59 uncu maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verilmiş, kararın Yargıtay 4. Ceza Dairesince bozulması üzerine Yerel Mahkemenin 15.11.2006 tarihli kararıyla aynı Kanun maddeleri gereğince mahkumiyet hükümleri kurulmuştur.
2. Dairemizce anılan kararın yeniden bozulmasıyla yapılan yargılama sonucunda aynı suçlardan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, bu kararın 02.12.2009 tarihinde kesinleşmesinden sonra denetim süresi içerisinde 05.02.2013 tarihinde sanığın suç işlediğinin ihbar edilmesi üzerine daha önce açıklanması geri bırakılmasına karar verilen hükümlerin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen Yerel Mahkemenin kararıyla aynen açıklanmasına hükmedilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği, lehine olan Kanun hükümlerinin uygulanması talebine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, olay tarihinde kendisini başka bir soruşturma kapsamında karakola getirmek isteyen polis memurlarına direnip katılanın parmağını geriye doğru çevirerek kırdığı ve katılanı 15 gün iş gücüne mani olacak şekilde yaraladığı, sanığın eyleminin görevi yaptırmamak için direnme suçunda kullanılan cebir unsurunun sınırlarını aştığı ve ayrıca suç oluşturduğu, bu şekilde sanığın yüklenen suçları işlediği Mahkemece kabul edilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Sanığın yargılama konusu eylemleri için, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) zamanaşımı yönünden tabi olduğu 66 ncı maddesinin ilk fıkrasının (e) bendi, ikinci fıkrası, 67 nci maddesinin dördüncü fıkrasının ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesinin ikinci fıkrası, 5252 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası ışığında, dava zamanaşımı bakımından 765 sayılı Kanun hükümlerinin sanık yararına olduğu ve 765 sayılı Kanun’un 258 inci ve 456 ncı maddelerinin ilk fıkraları, 271 inci maddesi uyarınca belirlenecek cezalarının türü ve üst hadlerine göre, aynı Kanun’un 102 nci maddesinin dördüncü fıkrası, 104 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereği 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımı öngörüldüğü anlaşılmıştır.

2. Suçların işlendiği kabul edilen 20.02.2004 tarihine göre, hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten, deneme süresi içerisinde işlenen suç tarihine kadar geçen durma süresi de dikkate alındığında, bozma sonrasına verilen karar tarihinden önce 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkeme kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davalarının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
26.10.2023 tarihinde karar verildi.