Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2022/9811 E. 2023/21922 K. 03.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/9811
KARAR NO : 2023/21922
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/457 E., 2021/684 K.
SUÇ : Çevrenin kasten kirletilmesi
HÜKÜM : Düşme
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 07.04.2010 tarih ve 2010/1138 Esas, 2010/363 Karar sayılı kararı ile çevrenin kasten kirletilmesi suçundan açılan davada, sanık hakkında önceden verilmiş idari yaptırım kararı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
2. Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararın katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 22.12.2014 tarih ve 2013/12287 Esas, 2014/36810 Karar sayılı ilâmı ile sanık hakkında idari yaptırım kararı uygulanmasının ceza uygulanmasına engel olmadığından hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3. Bozma üzerine Bakırköy 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.06.2015 tarih ve 2015/93 Esas, 2015/529 Karar sayılı kararı ile atılı suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması nedeniyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (b) bendi gereğince beraatine karar verilmiştir.
4. Bakırköy 43. Asliye Ceza Mahkemesinin bahse konu kararının katılan vekili tarafından temyizi üzerine ise Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 01.06.2016 tarih ve 2015/34496 Esas, 2016/12008 Karar sayılı ilâmı ile gerekçesizlik nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
5. Bozma üzerine anılan mahkemece basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle 05.02.2021 tarih ve 2016/567 Esas, 2021/30 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir.
6. Basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle verilen karara karşı sanık müdafii tarafından itiraz edilmesi üzerine ise incelemeye konu Bakırköy 43. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.10.2021 tarih ve 2021/457 Esas, 2021/684 Karar sayılı kararı ile suç tarihi itibarıyla 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından, sanığın üzerine atılı çevrenin kasten kirletilmesi suçundan açılan kamu davasının olağanüstü zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca düşmesine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteğinin, düşme kararının usûl ve yasaya aykırı olduğuna, sanığın atılı suçu işlediğine dair herhangi bir delil bulunmadığına ve bu nedenle sanığın beraatine karar verilerek lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
Kaptanlığını yaptığı … isimli … bandıralı geminin … … açıklarında gemiden denize kirli balast sızdığının tespit edilmesi nedeniyle sanık hakkında çevrenin kasten kirletilmesi suçundan açılan davada, sanığa atılı suçun 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi olduğu ve suç tarihinden itibaren bu sürenin dolduğu anlaşıldığından, olağanüstü zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 181 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezasının türü ve üst sınırlarına göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
2. 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, suç tarihi dikkate alınarak, suçun tabi bulunduğu 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin incelemeye konu hüküm tarihinde gerçekleştiği belirlendiğinden Yerel Mahkemece verilen düşme kararında hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Mahkemenin kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.10.2023 tarihinde karar verildi.