Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2022/5067 E. 2022/13770 K. 01.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/5067
KARAR NO : 2022/13770
KARAR TARİHİ : 01.06.2022

K A R A R
Hakaret, kasten yaralama ve tehdit suçlarından şüpheli … hakkında yapılan soruşturma sonunda, … Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 02/10/2020 tarihli ve 2019/47222 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii … 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/11/2020 tarihli ve 2020/4504 değişik … sayılı kararının Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 02/02/2022 gün ve 2022/11203 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında;
“Dosya aslının, silahla tehdit, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs suçlarından şüpheli …hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamenin … 12. Asliye Ceza Mahkemesince kabulü sonrası 2020/380 esas sayılı dosyası üzerinden derdest bulunması nedeniyle onaylı dosya sureti üzerinden yapılan incelemede,
Sağlık Bakanlığı … İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün suç ihbarı üzerine başlatılan soruşturma sonunda … Cumhuriyet Başsavcılığınca şüpheli Dr. …hakkında silahla tehdit, cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs suçlarından kamu davası açılarak, müşteki şüpheli … hakkında incelenen görüntülere göre şüpheli … hakkında kamu davası açmaya yeterli delil elde edilemediği gerekçesiyle ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
Dosya kapsamına göre, CD izleme tutanağının 2. sayfasında, şüpheli …’ın muayene odasında “Sen kimsin kardeşim ne demek, fırlatırım diyor, hadi fırlat götün yiyorsa, salağa bak.” dediğinin duyulduğuna ilişkin tespitin yer aldığı, bizzat şüphelinin ve annesi …’in ifadelerinde Dr….’ın tekme atması üzerine şüphelinin de tekme attığını kabul etmeleri ve bu şekliyle müşteki tarafın iddialarını doğrulamaları karşısında, kamu davası açılması için yeterli delilin elde edildiği ve delillerin takdirinin mahkemesine ait bulunduğu cihetle, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
CMK’nın 160. maddesinin 1. fıkrasında, “Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.” 2. fıkrasında, “Cumhuriyet Savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” 170. maddesinin 2. fıkrasında, “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.” 172. maddesinin 1. fıkrasında, “Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir.” hükümleri düzenlenmiştir.
Aynı Kanun’un 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten sonraki “Cumhuriyet Savcısının kararına itiraz” başlıklı 173. maddesinde ise;
“(3) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, O Yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.” hükümleri yer almaktadır.
Soruşturma evresinin asıl yetkilisi olan Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez ceza yargılamasının temel amacı olan maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için soruşturmaya başlayacaktır.
Bir fiilin işlendiği haberinin alınması üzerine, suçu takibe yetkili makamlar tarafından derhal hazırlık soruşturmasına başlanmasını ifade eden ilkeye “araştırma mecburiyeti ilkesi”; hazırlık soruşturmasının neticesinde fiilin takibini gerektirecek hususlarda fiilin ve failin belli olması, yeterli emareler teşkil edecek vakıaların bulunması, başka bir ifade ile, şüphelerin ciddi olduğunun tespit edilmesi ve dava şartlarının gerçekleşmiş olması durumunda, yetkili makam tarafından kamu davasının açılmasını ifade eden ilkeye ise “kamu davasını açma mecburiyeti ilkesi” denilmektedir.
Diğer taraftan … İnsan Hakları Sözleşmesinin (…) 13. maddesi uyarınca da, temel hak ve özgürlükleri ihlal edilen kimselere etkili bir başvuru yapma hakkı tanınması zorunlu olup, anılan hükmün uygulanmasına ilişkin … İnsan Hakları Mahkemesi (…) kararlarında, (…E. – … kararı 2007;… kararı 2006) etkili başvuru yolunun hem teoride, hem pratikte erişilebilir, yeterli ve etkili olması gerektiği belirtilmektedir.
İnceleme konusu somut olayda, aile sağlık merkezinde görevli doktor müşteki …ile muayene olmak için aile sağlık merkezine gelen şüpheli … arasında çıkan tartışma esnasında, şüphelinin müştekiyi darp, hakaret ve tehdit ettiği iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında, olay yerinde bulunan kamera görüntülerinin incelenmesi üzerine düzenlenen CD izleme tutanağı ile şüpheli ve şüphelinin annesinin müştekiye tekme attığına ilişkin müştekinin iddialarını doğrulayan beyanları birlikte değerlendirildiğinde; CMK’nın 170/2. maddesi uyarınca şüpheli hakkında tehdit, hakaret ve kasten yaralama suçlarından iddianame düzenlenebilmesi için suçların işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu açıktır. Şüphelinin eylemlerinin sübut bulup bulmadığı hususu, lehine ve aleyhine toplanacak tüm kanıtların, mahkemece birlikte tartışılıp değerlendirilmesi sonucu belirlenmesi gerekmektedir. Yapılan açıklamalara göre, şüpheli … hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar ve bu karara itiraz sonucunda verilen itirazın reddine dair mercii kararı hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- … 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/11/2020 tarihli ve 2020/4504 değişik … sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- CMK’nın 309. maddesinin 4-b fıkrası gereğince sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı’na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 01/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.