Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2022/17338 E. 2023/17122 K. 12.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/17338
KARAR NO : 2023/17122
KARAR TARİHİ : 12.04.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit

7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine uyarınca tebligatın, öncelikle muhatabın beyan ettiği en son adrese Merkezî Nüfus İdare Sistemi (MENRİS) şerhi olmadan yapılması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul ederek, 7201 sayılı Kanun’un 21 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre MERNİS şerhi bulunan tebligatın bu adrese yapılmasında zorunluluk bulunmasına karşın, temyiz yoluna konu gerekçeli kararın sanığın en son bildirdiği adrese yapılan tebliğin 7201 sayılı Kanun’a uygun olmadığının anlaşılması karşısında, sanık müdafiinin eski hale getirme talebinin kabulü ile temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilmiştir.
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanık hakkında
1. Hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
2. Tehdit suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 6 hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
Karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği; eski hale getirme talebinin kabulüne ve kendisine temyiz hakkı verilmesine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın, … Devlet Hastenesinin acil servis müdahale odasında kendisine yardımcı olmaya çalışan hemşire olan katılana “A… koyduğumun oropusu sen benim kim olduğumu biliyormusun buradan çıkınca kim olduğumu sana göstereceğim, seni parçalayacağım.” şeklinde sözler söyleyerek hakaret ve tehdit eylemlerinde bulunduğu iddia olunmuştur.
1. Sanığın suçlamaları inkar ettiği belirlenmiştir.
2. Katılanın aşamalarda benzer anlatımlarda bulunduğu belirlenmiştir.
3. Beyaz kod uygulama kayıt ve takip formu dava dosyasında mevcuttur.
4. Tanıklar …, … ve …’nin, katılanın anlatımlarını doğrular yönde beyanda bulundukları belirlenmiştir.
5. Sanığa ait adli sicil kaydı ve nüfus kayıt örneği dava dosyasında mevcuttur.
6. Yerel Mahkemece, katılan anlatımı, beyaz kod tutanağı ve tanık anlatımlarına üstünlük tanınarak atılı suçlardan mahkumiyet hükümleri kurulmuştur.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak,
7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde basit yargılama usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd.
maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönüyle hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.04.2023 tarihinde karar verildi.