Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2022/14700 E. 2023/22101 K. 05.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/14700
KARAR NO : 2023/22101
KARAR TARİHİ : 05.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/187 E., 2022/500 K.
SUÇ : İmar kirliliğine neden olma
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düşme

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
1.Sanık hakkında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 184 üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen imar kirliliğine neden olma suçundan, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 102 nci maddesinin dördüncü fıkrası ve 104 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
2.Kararın katılan vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 18. Ceza Dairesi’nin 11.02.2020 tarih ve 2019/3290 Esas ve 2020/4199 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında 2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu’na aykırılık suçundan suç duyurusunda bulunulması, suç duyurusu üzerine kamu davası açılması halinde, her iki dava dosyasının birleştirilmesi, delillerin birlikte takdiri ve sonucuna göre de, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ve taşınmazların bulunduğu yere dair suç tarihi ve öncesini kapsar bir şekilde yıllara göre güncellenmiş hava fotoğraflarının belediye veya diğer ilgili kuruluşlardan temin edilmesi, imalatların kim tarafından ve hangi tarihte yapıldığına dair kolluk araştırması yapılması, taşınmaz komşuları kamu tanığı olarak dinlenilerek yapılan çekme katın yapım tarihi ve yapan kişi konusunda görgülerinin sorulmasından sonra gerektiğinde mahallinde yeniden keşif ve uzman bilirkişi incelemesi yaptırılarak ve özellikle imalatların üretim tarihleri kuşkuya yer vermeyecek şekilde bilirkişiye tespit ettirilip, yapının eskime, yıpranma, kabarma, dökülme ve korozyon durumları gibi yıpranma oranını içeren ve ayrıca imalatların bir alan artışı sağlayıp sağlamadığı, binanın taşıyıcı sistemini etkileyip etkilemediği, bu imalatların 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 5 inci maddesindeki bina vasfında ya da idari para cezasını gerektirir projeye aykırı bina içi tadilat niteliğinde olup olmadığı konularında teknik verilere uygun bir şekilde bilirkişiden rapor alınması, imalatların yapım tarihinin kesin olarak tespit edilip, tüm deliller toplandıktan sonra yapı tatil zabıtlarında belirlenen inşai faaliyetlerin bina niteliğinde olduğunun ve bu imalatların sanık tarafından yapıldığının belirlenmesi halinde, sanığa yüklenen eylemin hukuki anlamda tek fiil olacağı ve tek fiil ile hem 5237 sayılı Kanun’un 184 üncü maddesinde düzenlenen imar kirliliğine neden olma hem de 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’nun 18 inci maddesine muhalefet suçunun oluşacağı, 5237 sayılı Kanun’un 44 üncü maddesi gereğince de daha ağır cezayı öngören imar kirliliğine neden olma suçundan sanığın cezalandırılması gerekeceği, yapılan tadilat ve iyileştirmelerin bina vasfında olmadığının tespit edilmesi durumunda ise eylemin 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’nun 18 inci maddesi kapsamında kalıp kalmayacağının tespit edilmesi, eylemin imar kirliliğine neden olduğunun anlaşılması halinde, hükümden sonra 18.05.2018 tarih ve 30425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7143 sayılı Kanun’un 16 ncı maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu’na eklenen geçici 16 ncı maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma neticesinde karar verilmesi,nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
3.Bozma üzerine, incelemeye konu Mahkemenin kararı ile bozma ilamına uyularak sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraat, kararı verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz isteğinin, takipsizlik kararının gerekçesinin hatalı olduğu,eksik soruşturma ve yetersiz gerekçe ile beraat kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, vesaire ilişkindir.
III. GEREKÇE
1.Sanığın yargılamaya konu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 184 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezalarının türü ve üst sınırlarına göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 13.11.2012 tarihli savunması olduğu ve bu tarihten temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Mahkemenin kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
05.10.2023 tarihinde karar verildi.