Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2022/11611 E. 2023/21910 K. 03.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11611
KARAR NO : 2023/21910
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/2507 E., 2022/575 K.
SUÇ : 4708 sayılı Kanun’a Muhalefet
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Alanya 4. Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.03.2021 tarihli ve 2014/399 Esas, 2021/106 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 4708 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesi kararının sanık tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin başlıkta bilgilerine yer verilen kararı ile istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan kurum vekilinin temyizi sanığın söz konusu yapının taşıyıcı sisteminden dolayı sorumluluğunun 15 yıl olduğu, bu sebeple olağanüstü zamanaşımının gerçekleştiği gerekçesiyle verilen düşme kararının hatalı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın, …. sayılı adresteki inşaatın tesisat katı yüksekliğinin 1.80 metre olması gerekirken daha yüksek yapılması ve bu kısma elektrik tesisatının döşenmesi ile bir takım imara aykırı inşai faaliyette bulunulması sebepleriyle Yapı Denetim Kanunu’nda belirtilen görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Her ne kadar Yerel Mahkemece atılı suçtan sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş ise de suç konusunun, inşaat tesisat katının yüksekliğinin 1.80 metre olması gerekirken daha yüksek yapılması ve bu kısma elektrik tesisatının döşenmesi ile bir takım imara aykırılıklar olduğu, inşaat için 10.03.2008 tarihinde yapı kullanma izni verildiği, en aleyhe kabul ile suç tarihinin bu tarih olduğu, bu tarihten mahkemenin hüküm tarihine kadar 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu halde sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereğince zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi usul ve Yasa’ya aykırı ise de bu aykırılık Dairemizce duruşma yapılmaksızın 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün olduğundan,
Hükmün, tümüyle yerinden çıkarılarak yerine “Sanık hakkında 4708 sayılı Kanun’a Muhalefet suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmış ise de suç tarihinin en aleyhe kabul ile 10.03.2008 olduğu, bu tarihten inceleme tarihine kadar 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından, kamu davasının 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, sanığın sarfına neden olduğu yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına” ibareleri eklenerek DÜZELTİLMESİNE; diğer yönleri ile usul ve yasaya uygun olan hükme yönelik İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE, dair karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 4708 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı sürelerinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. Suçun işlendiği tarihten istinaf incelemesi tarihine kadar, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin kararında katılan Kurum vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Alanya 4. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.10.2023 tarihinde karar verildi.