Yargıtay Kararı 4. Ceza Dairesi 2021/9555 E. 2023/18819 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9555
KARAR NO : 2023/18819
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/582 E., 2016/22 K.
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu Yerel Mahkemenin kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10 ay hapis cezası cezalandırılmasına, 53 üncü maddesi uyarınca da hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, kasıtlı hareket etmediği, gerekli araştırmanın yapılmadan hüküm kurulduğu, lehe hükümlerin uygulanmadığı, kararın usul ve Kanun’a aykırı olduğu bu nedenle bozulması gerektiği talebine vesaire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Hastaneye kızının rahatsızlığı nedeniyle giden sanığın, aynı hastanede doktor olarak görev yapan katılan ile acil servisin muayene odasında bulanan görevlilere ait sandalyeye oturulması meselesi nedeniyle çıkan tartışma sırasında, sanığın katılana hitaben “İki dakika otursam ne olacak a**ık, seni s**rim.” şeklinde sözler söylediği iddiası ile açılan davada, Mahkemece sanığın eylemi sabit görülerek cezalandırılmasına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Katılanın aşamalardaki beyanlarını kısmen doğrulayan tanıkların anlatımları ile sanığın ikrar içeren savunmaları karşısında, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca takdiri indirim uygulanan sanık hakkında adlî sicil kaydı incelenmek suretiyle sabıkalı kişiliği, 3 aydan fazla hapis cezasına mahkumiyetinin bulunması ile birlikte tekrar suç işlemeyeceğine yönelik olumlu kanaat elde edilemediği şeklindeki gerekçeyle 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevirme, 51 inci maddesi uyarınca erteleme ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına dair Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmış olup sanığın bozma sebebi dışındaki temyiz istemleri yerinde görülmemiştir.
Ancak,
17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’la eklenen geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesi’nin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38 inci maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suç yönünden; Anayasa’nın 38 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 7 ve 5271 sayılı Kanun’un 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunduğunun belirlenmesi sebebiyle kararda bu yönden hukuka aykırılık bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
23.05.2023 tarihinde karar verildi.